Türk modası 2025’te Almanya’ya damga vurdu

Birlik, yıl içerisinde 4 farklı ülkede düzenlenecek toplam 6 uluslararası fuara katılım sağlayarak, Türkiye’nin konfeksiyon ihracatında istikrarlı bir çizgi yakalamayı ve mevcut ihracat rakamlarını koruyarak sürdürülebilir bir büyüme sağlamayı hedefliyor.

Hazır giyim sektörü, Türkiye’nin en güçlü ihracat kollarından biri olmayı yıllardır sürdürüyor. Moda, sadece bir estetik unsuru değil; aynı zamanda ekonomik gücün, kültürel zenginliğin ve yaratıcılığın da göstergesi.

Bu bağlamda EHKİB’in 2025 takvimi, Türk moda endüstrisinin uluslararası pazarlardaki görünürlüğünü artıracak ve küresel markalarla iş birliklerini güçlendirecek önemli fırsatlar barındırıyor.

İlk Durak Almanya: Munich Fabric Start

EHKİB’in 2025 yılındaki fuar maratonunun en önemli ayaklarından biri Almanya’da gerçekleşecek. Türk moda endüstrisi, Birliğin Türkiye Milli Katılım Organizasyonu ile birlikte, Almanya’nın Münih kentinde düzenlenecek olan Munich Fabric Start Fuarına katılacak. 2-3 Eylül 2025 tarihlerinde yapılacak fuarda Türkiye, 8 seçkin firmayla temsil edilecek.

Munich Fabric Start, Avrupa’nın en prestijli tekstil ve kumaş fuarlarından biri olarak biliniyor. Moda profesyonellerinin, tasarımcıların ve üreticilerin buluşma noktası olan fuar, katılımcılara yalnızca ürünlerini sergileme imkânı değil, aynı zamanda trendleri yakından takip etme ve yeni iş bağlantıları kurma şansı da sunuyor.

Türk firmalarının fuara milli katılım çerçevesinde yer alması, sektörün ihracatta lider pazarı olan Almanya’daki gücünü pekiştirmesi açısından stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor.

Almanya’nın Türk Moda İhracatındaki Görevi

Almanya, uzun yıllardır Türkiye’nin hazır giyim ve konfeksiyon ihracatında lider pazar konumunda bulunuyor.

Türk tekstil ve moda ürünlerinin kalite, tasarım ve hızlı teslimat gibi avantajları, Alman alıcılar tarafından tercih edilmesinin başlıca sebeplerinden.

2025 yılında da EHKİB, bu güçlü bağı sürdürmek ve daha da derinleştirmek için Münih’teki fuara büyük önem veriyor.

Fuara katılacak Türk firmalarının portföyleri oldukça geniş: sürdürülebilir kumaşlardan modern tasarımlara, inovatif üretim tekniklerinden trend belirleyici koleksiyonlara kadar pek çok ürün sergilenecek.

Böylece Türk moda endüstrisi, sadece üretim gücüyle değil, aynı zamanda yenilikçi yaklaşımıyla da Avrupa’da öne çıkmayı hedefliyor.

2025 Fuar Takvimi: 4 Ülke, 6 Fuar

EHKİB, yalnızca Almanya ile sınırlı kalmayarak 2025 yılında toplam 6 uluslararası fuara katılacak. Bu fuarlar; Avrupa, Orta Doğu ve diğer stratejik bölgelerde düzenlenecek olup, Türkiye’nin hazır giyim ihracatında çeşitliliği artırmayı amaçlıyor.

Fuarların ülke ve tarih detayları netleşmeye başlarken, Birlik yönetimi özellikle iki konuya vurgu yapıyor: Mevcut ihracat rakamlarını korumak, Sürdürülebilir ihracat için yeni bağlantılar kurmak.

Sektör temsilcilerine göre, küresel ekonomideki dalgalanmalara rağmen Türk moda endüstrisi, dinamik yapısı ve yenilikçi bakış açısıyla 2025’te de güçlü bir performans sergilemeye hazırlanıyor.

Sürdürülebilirlik ve Yenilikçilik Öne Çıkıyor

Son yıllarda dünya moda endüstrisinde en çok konuşulan konulardan biri sürdürülebilirlik. Çevre dostu üretim teknikleri, geri dönüştürülmüş kumaşlar ve karbon ayak izini azaltmaya yönelik çalışmalar artık fuarların vazgeçilmez temaları arasında yer alıyor.

EHKİB’in organizasyonuyla yurtdışına açılacak Türk firmaları da bu trendin dışında kalmıyor. Özellikle Avrupa pazarlarında çevre dostu üretim standartları, firmaların tercih edilme oranını doğrudan etkiliyor.

Bu nedenle Türk katılımcılar, Munich Fabric Start ve diğer fuarlarda, sürdürülebilir koleksiyonlarını da uluslararası alıcıların beğenisine sunacak.

Bunun yanı sıra dijitalleşme ve akıllı tekstiller de fuarlarda ön plana çıkacak konular arasında. Moda endüstrisinin teknolojiyle buluşması, Türk firmalarına da yeni kapılar aralayacak.

Ekonomik Katkı ve Stratejik Önemi

Türkiye’nin 2025 hedeflerinden biri, mevcut ihracat seviyesini koruyarak olası küresel durgunluk risklerine karşı güçlü kalmak.

EHKİB’in öncülüğünde gerçekleşecek fuar katılımları, bu hedefe doğrudan katkı sağlayacak. Yalnızca satış hacmini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda Türk tekstil ve moda sektörünün marka değerini de yükseltecek.

Uzmanlara göre, fuarların sağladığı görünürlük, yeni müşterilerle tanışma ve mevcut ilişkileri pekiştirme imkânı, orta ve uzun vadede ihracat gelirlerini istikrarlı bir şekilde büyütmenin anahtarı.

Türk Moda Endüstrisinin Küresel Yolculuğu

Türk moda endüstrisi, bugün sadece üretim kapasitesiyle değil, aynı zamanda özgün tasarımları ve yenilikçi bakış açısıyla da dünyada söz sahibi olma yolunda ilerliyor.

Avrupa’dan Amerika’ya, Orta Doğu’dan Asya’ya kadar geniş bir coğrafyada Türk ürünlerine artan talep, bu yolculuğun en somut göstergelerinden biri.

EHKİB’in 2025 fuar takvimi de bu küresel yolculuğun önemli bir durağı olacak. Münih’ten başlayarak farklı ülkelerde düzenlenecek organizasyonlar, Türk firmalarının uluslararası moda arenasındaki konumunu güçlendirecek.

2025 yılı, Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörü için kritik bir dönemeç olarak öne çıkıyor. Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin liderliğinde 4 ülkede 6 fuara yapılacak katılımlar, sektöre hem ihracat gelirlerini koruma hem de yeni pazarlar kazanma fırsatı sunacak.

Özellikle Almanya’da düzenlenecek Munich Fabric Start Fuarı, Türk moda endüstrisinin sürdürülebilir üretim anlayışını, yenilikçi tasarımlarını ve güçlü üretim altyapısını Avrupa’ya tanıtacağı en önemli platformlardan biri olacak. Türk moda endüstrisi, 2025’te yalnızca ürünleriyle değil, vizyonuyla da dünya sahnesinde yerini alacak.

Türk moda endüstrisi, 2025 yılının ocak – temmuz döneminde gerçekleştirdiği 9,7 milyar dolarlık ihracatla küresel pazardaki gücünü korumaya devam ediyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Sektörler Konseyi Üyesi ve aynı zamanda Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (EHKİB) Başkanı olan Burak Sertbaş, sektörün en önemli ticaret partnerlerinden biri olan Almanya’nın bu ihracattan 1,7 milyar dolarlık pay aldığını açıkladı.

Bu rakam, Almanya’nın Türk hazır giyim ihracatındaki yüzde 18’lik güçlü konumunu bir kez daha gözler önüne serdi.

İhracatta Beklenen Toparlanma 2026’ya Sarktı

Sertbaş, hazır giyim ve konfeksiyon ihracatında uzun süredir beklenen toparlanmanın henüz gerçekleşmediğine dikkat çekti.

2025 yılında ihracatın yeniden ivme kazanacağına dair umutların 2026 yılına ertelendiğini ifade eden Sertbaş, sektörün yaşadığı zorluklara rağmen girişimci ruhunu kaybetmediğini vurguladı.

“Fabrikalarımızda oturup karalar bağlayacak lüksümüz yok” diyen Sertbaş, mevcut koşullarda daha agresif bir pazarlama anlayışına ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

Artan maliyetler, döviz kurlarındaki dengesizlikler ve Avrupa’da beklenenden uzun süren durgunluk ile bölgesel savaşların yarattığı belirsizlikler, sektörün hareket alanını daraltıyor.

Buna rağmen ihracatçı firmalar, yeni müşterilere ulaşmanın en etkili yolunun uluslararası fuarlar olduğunun bilincinde.

Bu doğrultuda, 2025 yılı boyunca Almanya, Fransa, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri’nde toplam 6 farklı moda fuarına milli katılım organizasyonu gerçekleştirileceği bilgisini paylaşan Sertbaş, firmaların bu etkinliklerden yeni bağlantılarla dönmeyi hedeflediğini aktardı.

Özellikle MFS the Source Fuarı bu yıl sektör için ayrı bir önem taşıyor. Fuarda Türk firmaları, 1. holde yer alan “The Source” alanında sonbahar-kış 2026-2027 koleksiyonlarını sergileyerek Avrupalı alıcıların karşısına çıkacak.

140 Türk Firması Münih’te Türkiye’yi Temsil Edecek

Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Dış Pazar Stratejileri Geliştirme Komitesi Başkanı olan Tala Uğuz da sektörün yurt dışı tanıtım faaliyetlerine dair önemli bilgiler verdi.

Uğuz, tekstil ve hazır giyim sektörlerinden toplam 140 Türk firmasının Munich Fabric Start (MFS) fuarında Türkiye’yi temsil edeceğini belirtti.

Yılda iki defa düzenlenen fuarın sektöre sağladığı katkılara değinen Uğuz, 2025 yılının ocak ayında yapılan organizasyona 1.245 firmanın katıldığını ve 4.000’in üzerinde uluslararası ziyaretçinin fuarı gezdiğini hatırlattı.

Almanya’nın moda ve hazır giyim sektöründeki ithalat verilerine dikkat çeken Uğuz, ülkenin 2024 yılında 47,3 milyar dolarlık giyim ürünü ithalatı gerçekleştirdiğini, 2022 yılında ise iç talebin güçlü olduğu dönemde bu rakamın 53 milyar dolara kadar çıktığını söyledi.

Türkiye, Almanya’nın toplam giyim ithalatında yaklaşık yüzde 10’luk bir pazar payına sahip. Bu oran, Türkiye’yi Çin ve Bangladeş’in ardından Almanya’nın üçüncü büyük tedarikçisi konumuna yerleştiriyor.

Uğuz, bu güçlü pozisyonu korumanın büyük önem taşıdığını belirterek, “2025 yılında Almanya, EHKİB’in ihracatında İspanya’yı geride bırakarak 160 milyon dolarlık hacimle birinci sıraya yükseldi. Milli katılım organizasyonları sayesinde bu başarıyı pekiştirmek istiyoruz” dedi.

Almanya, Türkiye İçin Stratejik Bir Pazar

Türk moda endüstrisinin Almanya pazarındaki başarısı tesadüf değil. Yaklaşık 83 milyonluk nüfusu, yüksek alım gücü ve Avrupa Birliği’nin lokomotif ekonomisi olması sebebiyle Almanya, Türk ihracatçılar için stratejik öneme sahip bir ülke.

Özellikle Almanya’da yaşayan yaklaşık 3,5 milyonluk Türk diasporası, sektöre doğal bir köprü işlevi görüyor. Bu etkenler, Türk firmalarının Almanya pazarında kalıcı olmasını kolaylaştırıyor.

Paris ve Londra’da Yeni Adımlar

EHKİB’in ihracatçılara yönelik tanıtım çalışmaları yalnızca Almanya ile sınırlı kalmıyor. Uğuz’un verdiği bilgiye göre, bir sonraki yurt dışı pazarlama faaliyeti 16-18 Eylül 2025 tarihlerinde Paris’te düzenlenecek PV Manufacturing Paris Fuarı olacak. Bu organizasyona 19 Türk firmasının katılım göstermesi planlanıyor.

Ayrıca, kasım ayında Londra’da düzenlenecek Fashion London SVP Fuarı ile Türkiye, 2025 yılını toplam 6 milli katılım organizasyonu ile tamamlamış olacak.

Yıl boyunca gerçekleşen bu etkinliklerde 90 Türk hazır giyim ihracatçısı firma uluslararası alıcılarla buluşacak.

Böylelikle Türk hazır giyim sektörü, küresel pazarlarda görünürlüğünü artırırken yeni iş bağlantılarına da kapı aralayacak.

MFS The Source Eylül 2025’te Yer Alacak Türk Firmaları

Eylül ayında düzenlenecek MFS the Source Fuarı’na katılacak Türk firmaları da netleşti. Bu yıl fuarda Türkiye’yi şu firmalar temsil edecek: GOUTEX Sourcing Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. İya Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Kara Moda Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. Meba Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. Nurteks Konfeksiyon İşletmeleri San. Tic. Ltd. Şti. Orimpex Tekstil A.Ş. Tayra Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. Unity Tekstil Örme Kumaş San. Tic. A.Ş. Bu firmalar, koleksiyonlarını Avrupalı perakendeciler, marka temsilcileri ve tedarik zinciri yöneticilerine tanıtarak yeni iş birlikleri kurmayı hedefliyor.

Sektörün Geleceği İçin Uluslararası Fuarların Önemi

Küresel ticarette belirsizliklerin arttığı, Avrupa pazarında talebin daraldığı ve üretim maliyetlerinin yükseldiği bu dönemde, fuarlar Türk hazır giyim sektörü için stratejik bir çıkış kapısı sunuyor.

Fuar katılımları, firmalara yalnızca yeni müşteri bulma fırsatı değil, aynı zamanda uluslararası trendleri yakından takip etme, rakiplerini gözlemleme ve kendi koleksiyonlarını küresel standartlarla karşılaştırma imkânı sağlıyor.

EHKİB’in liderliğinde yürütülen milli katılım organizasyonları, Türk moda endüstrisinin kurumsal bir kimlikle tanıtılmasına da olanak tanıyor.

Böylelikle firmalar, tek tek değil bir bütün olarak güçlü bir Türkiye markası altında dünya sahnesine çıkıyor.

2025 yılının ilk yedi ayında 9,7 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren Türk hazır giyim sektörü, yaşadığı tüm zorluklara rağmen küresel pazarlardaki etkisini sürdürmeye kararlı görünüyor.

Almanya’nın 1,7 milyar dolarlık pay ile öne çıktığı ihracat tablosu, bu ülkenin Türk moda endüstrisi için taşıdığı stratejik değeri bir kez daha ortaya koyuyor.

Sektör temsilcilerinin de vurguladığı gibi, 2026 yılına ertelenen toparlanma sürecine rağmen fuar organizasyonları sayesinde yeni müşteri portföyleri oluşturmak, mevcut pazar payını korumak ve hatta artırmak mümkün olacak.

EHKİB’in öncülüğünde gerçekleştirilecek 6 farklı milli katılım organizasyonu, Türk hazır giyim sektörünün geleceği için güçlü bir yatırım niteliği taşıyor.