Petrol piyasasında sarsıntı: Trump’ın tarifeleri fiyatları vurdu

Son iki haftadır süregelen yükselişin ardından, petrol fiyatları bu hafta itibarıyla ivmesini kaybederek kritik 70 dolar seviyesinde denge arayışına girdi. Enerji piyasalarında yaşanan bu sakinleşme, yatırımcıların ve sektör uzmanlarının dikkatini tekrar fiyatların seyrine çevirdi.

Petrol piyasasında sarsıntı: Trump’ın tarifeleri fiyatları vurdu

Uzmanlara göre, fiyatların bu bantta kalıcı olabilmesi için küresel ölçekte etkili olabilecek yeni bir gelişmenin ortaya çıkması gerekiyor.

Sparta Enerji Danışmanlığı’nın kıdemli petrol analistlerinden Thomas Crosby, mevcut görünümün petrol piyasasında belirsizliklerin arttığına işaret ettiğini söyledi.

Crosby, “Petrol fiyatlarının 70 dolar civarında dengede kalması mümkün. Ancak bu seviyeden yukarıya ya da aşağıya doğru daha sert bir hareketin yaşanması için, piyasalarda yön belirleyici ciddi bir gelişmeye ihtiyaç var,” ifadelerini kullandı.

Fiyatların son haftalarda yukarı yönlü bir seyir izlediğini hatırlatan Crosby, bu yükselişte küresel arz dengesizlikleri, yaz sezonuyla birlikte artan mobilite ve bazı risklerin etkili olduğunu vurguladı.

Ancak son günlerde ABD’den gelen yeni ticaret politikası açıklamalarının piyasalar üzerinde baskı oluşturduğunu belirtti.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

Trump faktörü: Küresel ticaret ve enerji talebi

Facts Global Energy'nin Orta Doğu petrol piyasası uzmanı Rajiv Jain ise fiyatların yükselişini sınırlayan faktörlere dikkat çekti.

ABD Başkanı Donald Trump'ın son dönemde yeniden gündeme getirdiği gümrük tarifesi açıklamaları, enerji piyasalarında belirsizliğe yol açıyor.

Jain, “Trump’ın yeniden gündeme taşıdığı gümrük tarifesi tehditleri, küresel ekonomik büyüme üzerinde olumsuz bir etki yaratabileceği gibi, bu durum dünya genelinde petrol talebini de baskılayabilir,” dedi.

Trump’ın seçilmesi hâlinde, Çin başta olmak üzere birçok ülkeye yönelik ithalat vergilerini artırabileceğine dair sinyaller vermesi, küresel ticaretin yavaşlama riskini doğuruyor.

Bu da enerjiye olan talebi doğrudan etkileyerek petrol fiyatlarında yukarı yönlü potansiyelin önünde engel oluşturuyor.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

OPEC üretimi artırdı: Dengeler değişebilir mi?

Petrol fiyatlarındaki yön arayışının bir diğer önemli belirleyicisi ise arz tarafındaki gelişmeler. OPEC (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü), Haziran ayına ilişkin yayımladığı aylık petrol piyasası raporunda üretim artışına dikkat çekti.

Rapora göre, OPEC üyesi ülkelerin toplam ham petrol üretimi Haziran ayında bir önceki aya kıyasla günlük 220 bin varil artarak 27 milyon 23 bin varil seviyesine yükseldi.

OPEC+ grubunun (OPEC ile birlikte hareket eden ülkeler) toplam üretimi ise Haziran’da günlük 349 bin varil artışla 41 milyon 560 bin varil düzeyine çıktı. Bu artış, özellikle Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi OPEC dışı üreticilerin katkısıyla gerçekleşti.

Piyasa uzmanları, üretim artışının arz-talep dengesini yeniden şekillendirebileceğini ve bu durumun fiyatlar üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturabileceğini belirtiyor. Ancak talep tarafındaki gelişmelerin de bu dengeyi etkileyeceği vurgulanıyor.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

Talep görünümü: Hâlâ belirsiz

Petrol piyasasında fiyatların yönünü belirleyen temel unsurlardan biri de küresel talep projeksiyonları. Özellikle Çin ekonomisine ilişkin veriler, petrol piyasasında yakından takip ediliyor.

Çin’in sanayi üretimi ve tüketici talebindeki dalgalanmalar, dünya genelinde petrol talebi üzerinde doğrudan etkili oluyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve OPEC, yılın geri kalanı için talep tahminlerini büyük ölçüde sabit tuttu. Ancak her iki kurum da özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik kırılganlıklara ve küresel ticaret ortamındaki belirsizliklere dikkat çekiyor. Bu da yatırımcıların temkinli kalmasına yol açıyor.

Petrol piyasası, arz ve talep dinamiklerinin yanı sıra gelişmelerden de ciddi şekilde etkileniyor. Son dönemde Orta Doğu’da zaman zaman artan tansiyon, fiyatların yukarı yönlü hareketini destekleyen unsurlar arasında yer aldı.

Özellikle İran ve İsrail arasındaki gerilim, Hürmüz Boğazı üzerinden geçen petrol sevkiyatlarını riske atabilecek potansiyelde olması nedeniyle dikkatle izleniyor.

Ancak şu ana kadar bu tür gelişmelerin fiyatlar üzerinde kalıcı bir etki yaratmadığı görülüyor. Uzmanlar, fiyatlarda geçici sıçramalara neden olabileceğini ancak sürdürülebilir fiyat artışı için yapısal gelişmelere ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

Yatırımcılar ne bekliyor?

Petrol piyasasında faaliyet gösteren yatırımcılar açısından mevcut fiyat seviyeleri oldukça kritik. 70 dolar seviyesi, hem teknik analiz açısından hem de psikolojik bir eşik olarak önem taşıyor.

Eğer fiyatlar bu seviyenin altına sarkarsa, satış baskısının artması beklenebilir. Öte yandan, yukarı yönlü bir kırılma yaşanması durumunda 75 dolar ve üzeri seviyeler gündeme gelebilir.

Vadeli kontratlarda işlem yapan traderlar, şu anda nötr pozisyon almayı tercih ediyor. Özellikle ABD Merkez Bankası’nın faiz politikaları, doların seyri ve enerji piyasasına olan küresel yatırım iştahı gibi unsurlar da fiyatları etkileyen diğer faktörler arasında.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

Bekle-gör dönemi

Genel olarak değerlendirildiğinde, petrol piyasasında şu anda bir "bekle-gör" dönemi yaşandığı söylenebilir.

Hem arz hem talep tarafında yaşanan gelişmelerin etkisiyle fiyatların kısa vadede dar bir bantta hareket etmesi muhtemel görünüyor.

Ancak ABD seçim süreci, OPEC politikaları ve küresel ekonomideki gelişmeler gibi dışsal faktörler, bu görünümü hızla değiştirme potansiyeline sahip.

Enerji analistlerine göre, yatırımcıların temkinli olmaya devam etmesi gerekiyor. Çünkü petrol fiyatlarının yönü hâlâ belirsizliğini koruyor ve piyasa büyük ölçüde küresel gelişmelere duyarlı bir şekilde hareket ediyor.

Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) yayımladığı son rapora göre, 2025 yılına ilişkin küresel petrol talebi tahmini sabit tutuldu.

Rapora göre, bu yıl dünya genelinde günlük petrol tüketiminin yaklaşık 1 milyon 300 bin varillik artışla 105 milyon 130 bin varile ulaşması bekleniyor.

Ancak arz tarafındaki artışlara karşın talep beklentilerinin değişmemesi, piyasada arz fazlası endişesini güçlendirerek fiyatlar üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturdu.

Petrol fiyatlarındaki gerilemede yalnızca arz-talep dengesizliği değil, aynı zamanda küresel ekonomik politikalar da etkili oldu.

Özellikle ABD Başkanı Donald Trump'ın ticaret savaşlarını körükleyen yeni gümrük vergileri açıklaması, piyasalarda tedirginliğe yol açtı.

Trump’ın göreve gelmesinden sonra aldığı ilk aksiyonlardan biri, çelik ve alüminyum ithalatına sırasıyla yüzde 50 ve yüzde 25 oranlarında ek vergi uygulamak olmuştu. Ayrıca otomotiv dışındaki kalemlerde de yüzde 10'luk bir gümrük tarifesi getirilmişti.

12 Temmuz’da yayımladığı yeni bir mektupta ise Trump, 1 Ağustos’tan itibaren Avrupa Birliği ülkelerinden ithal edilen tüm ürünlere ilave yüzde 30 oranında vergi uygulanacağını duyurdu. Bu ek vergiler, sektörel tarifelerin haricinde getirilecek ve ticaret ilişkilerini daha da zorlayacak nitelikte.

Bu gelişmelerin ardından Brent tipi ham petrol, son iki haftadır süregelen yükseliş eğilimini sonlandırarak 18 Temmuz ile sona eren haftada yüzde 2 oranında düşüşle varil başına 68,60 dolardan işlem gördü.

Aynı dönemde, ABD’nin Batı Teksas (WTI) türü ham petrolü de yüzde 2,3 gerileyerek varil başına 66 dolar seviyesine indi.

Petrolde tansiyon yükseliyor: Arz patladı, fiyatlar çöktü

Petrol Fiyatları 70 Dolar Bandında Sabitlenebilir

İsviçre merkezli analiz firması Sparta’nın kıdemli petrol analistlerinden Neil Crosby, fiyatlardaki düşüşün doğrudan arz-talep dengesiyle değil, makroekonomik koşullarla bağlantılı olduğunu belirtti.

Crosby, özellikle ABD'den gelen yüksek enflasyon verilerinin, Trump’ın ticaret politikalarının ve ABD Merkez Bankası (Fed) ile yaşanan politik sürtüşmelerin fiyatlar üzerinde belirleyici görev aldığını ifade etti.

Petrol piyasalarının yıl sonuna ilişkin beklentilerle şekillendiğini vurgulayan Crosby, “Fiyatların 70 dolar civarında dengelenmesi olası.

Ancak bu seviyenin üzerine ya da altına yönelmesi için piyasayı harekete geçirecek daha güçlü bir gelişmeye ihtiyaç var.

Özellikle İran ile ilgili riskler hâlâ gündemde ve bu durum fiyatlar üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmaya devam ediyor.” değerlendirmesini yaptı.

Uluslararası veri ve analiz şirketi Primary Vision Network’ün Enerji ve Ekonomi Analisti Osama Rizvi ise petrol piyasalarında belirgin bir arz fazlası yaşandığına dikkat çekti.

Rizvi, OPEC+ ülkelerinin toplam üretiminin belirlenen günlük kota olan seviyeyi 830 bin varil aştığını ve bu rakamın, daha önce ilan edilen 548 bin varillik artışın da üstünde olduğunu belirtti. Aynı şekilde ABD'de de petrol arzının güçlü bir şekilde sürdüğünü dile getirdi.

Rizvi, Primary Vision’ın verilerine atıfta bulunarak, ABD’de kaya petrolü üretimi için uygulanan hidrolik kırma faaliyetlerinde geçtiğimiz yıla kıyasla ciddi bir değişiklik olmamasına rağmen, petrol fiyatlarının yaklaşık 20 dolar gerilediğini belirtti.

Bu durumun, OPEC dışındaki üretici ülkelerin daha düşük maliyetle üretim yapabildiklerini ve fiyat dalgalanmalarına karşı daha dirençli olduklarını gösterdiğini vurguladı.

Talep tarafının zayıf bir seyir izlediğini belirten Rizvi, “Yılın geri kalan döneminde petrol fiyatlarının 66 ile 68 dolar arasında değişmesini bekliyorum.” ifadelerini kullandı.

Ticaret Savaşları Fiyatları Belirliyor

Londra merkezli enerji danışmanlık şirketi Facts Global Energy’nin Orta Doğu Petrol Piyasaları Uzmanı Palash Jain de benzer görüşleri paylaştı. Jain’e göre, petrol fiyatları 66 ila 70 dolar bandında dalgalı bir seyir izlemeye devam ediyor.

Bu eğilimde birbirine zıt iki faktörün etkili olduğunu ifade eden Jain, “ABD Başkanı Trump’ın uygulamaya koyduğu yeni gümrük vergileri, küresel ekonomik görünüm açısından ciddi bir belirsizlik yaratıyor. Öte yandan, kısa vadeli arz kısıtlamaları ve güçlü talep sinyalleri fiyatlara destek sağlıyor.” dedi.

Jain, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ndeki petrol sahalarına yönelik düzenlenen saldırıların arz tarafında istikrarsızlığa yol açtığını ve bu tür gelişmelerin fiyatlarda yukarı yönlü baskı oluşturduğunu belirtti.

Ancak genel piyasa görünümüne bakıldığında, arz-talep temellerinin petrol fiyatlarında yukarı yönlü bir eğilim ihtimalini canlı tuttuğunu da sözlerine ekledi.

Öte yandan, Trump’ın gümrük tarifesi tehditlerinin küresel talep beklentilerini olumsuz etkileyebileceği endişesi de yükselişi sınırlayan bir unsur olarak öne çıkıyor.