Mavi Marmara yarı fiyata satıldı! Krizlere neden olan gemiyi bakın kim aldı?
Bir dönem adı İsrail ve Yunanistan ile uluslararası krizlere karışan Mavi Marmara gemisi yarı fiyata satıldı. Mavi Marmara gemisini satın alan şirket, Rusya'yla ilişkileri nedeniyle ABD tarafından yaptırım kara listeye alındığı ortaya çıktı. Gemi, 24 milyon 200 bin TL’ye satıldı.
Patronlar Kulisi'nden Ercan Öztürk’ün haberine göre, Yaklaşık 15 yıl önce Gazze'ye yardım götürmek üzere yola çıkan ve İsrail saldırısına uğrayan Mavi Marmara icradan satışa çıktı. Ünye İcra Dairesi, Hat-San Gemi’nin alacağından dolayı bir dönem Türkiye-İsrail, Türkiye-Yunanistan arasında büyük bir krize neden olan Mavi Marmara’yı 47 milyon 500 bin TL bedelle satışa çıkardı. Bir dönem ‘Müze olacak’ denilen Anatolian isimli gemiye 24 milyon teklif verildi.
YARI FİYATA SATILDI!
Ünye İcra Dairesi, ilk ihalede teklif edilen 24 milyon 200 bin TL’lik teklifi alacaklının borçlarını karşılamadığı gerekçesiyle önce teklifi kabul etmedi. Ancak İkinci ihalede de durumun değişmeyeceği için teklif edilen 24 milyon 200 bin TL’lik teklif kabul edildi. Alıcının parayı yatırması için bir hafta süre verildi. Bir dönem adı İsrail, Yunanistan ve Somali’de uluslararası krizlere karışan Mavi Marmara gemisine teklif şirket ise merkezi Ordu’da bulunan Bulut Gemi Tersanecilik şirketi oldu. Aynı şirket 2021 yılında da kayyum tarafından yönetilen Ünye Tersanesini satın almıştı.
ABD TARAFINDAN KARA LİSTEYE ALINDI
Mustafa Bulut’un sahibi olduğu şirket, bir dönem ABD tarafından kara listeye alınan 21 şirket arasında bulunuyor. 2024 yılında dönemin ABD Ticaret Bakanlığı yetkilisi Matthew Axelrod, Türkiye'den bazı şirketlerin hassas Amerikan mallarını Rusya'ya ihraç ettiğini belirterek, bu durumun yeni yaptırımlara yol açabileceğini açıklamıştı. ABD, yasağı delen Türk şirketlerini yaptırım listesine alırken, Türkiye'nin bu konuda adım atmaması durumunda listeyi genişletebileceğini açıklamıştı. Listede olan 21 şirketten biri de Ordu'nun tersane devi Bulutlar Gemi Tersanecilik şirketi oldu.
İBB’DEN İHH’YA SATILMIŞTI
İcralardan kurtulamayan gemi bir dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne aitti. Belediye geminin satışı için iki ihale yaptı. Alıcı çıkmayınca geminin satışı için üçüncü bir ihale yapıldı. İhaleye tek başına giren İHH, gemiyi muhammen bedeli olan 1 milyon 810 bin TL’ye satın aldı. Gemiyle Gazze'ye insan hakları savunucuları, aktivistler, gazeteciler ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri götürüleceği açıklandı. 30 Mayıs 2010 tarihindeki İsrail saldırısından sonra gemi 8 yıl boyunca kullanılmadı. 2018 yılında gemi Haydarpaşa’da satışa çıktı. Gemiyi satın alan armatör Erdoğan Tümsek, “Mavi Marmara benim için gazi gemidir, denizle buluşmasını sağlayacağım” dedi. Müze, hastane ya da otel olacağı bile konuşulan gemi 3 ay sonra 'Erdoğan Bey' ismiyle hizmet vermeye başladı. Bir süre sonra gemi yine icralık oldu. Bu defa Anadolu 3. İcra Müdürlüğünün açık artırma ilanı kapsamında Anadolu Adalet Sarayı'ndaki mezat salonunda gerçekleştirilen satışta, üzerinde ipotek ve haciz bulunan eski adı Mavi Marmara olan "Anatolian" isimli geminin 3 milyon 888 bin lira bedelle satışa çıkarıldı. Açık artırma sonucunda gemi, 4 milyon 853 bin liraya 2E Denizcilik Sanayi ve Ticaret AŞ'ye satıldı.
NE OLMUŞTU?
ABD’li ve Avrupalı aktivistlerin kurduğu Gazze’ye Özgürlük Hareketi’nin organizasyonuyla insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisi, 27 Mayıs 2010’da Antalya’dan yola çıkmıştı. Abluka altındaki Gazze’ye; Almanya, İsveç, İsrail, Kuveyt gibi 30 ülkeden 700 aktivisin yanı sıra gıda, yiyecek, giyim, tıbbi ve inşaat malzemeleri taşıyan gemi, 30 Mayıs gecesi İsrail Özel Kuvvetleri’ne bağlı Shayetet 13 komandolarının baskınına uğramıştı. Helikopterlerle gemiye inen İsrailli komandolar, 10 aktivisti öldürürken 60 kişiyi de yaralamıştı. Uluslararası hukuka göre İsrail’in 12 mil olması gereken kıta sahanlığının çok dışında 73 mil uzaktayken baskına uğrayan gemi, Ağustos 2010’dan beri işletilmiyordu. Mavi Marmara davasında duruşma savcısı Hüseyin Aslan Türkiye ile İsrail arasında imzalanan anlaşmanın ile davanın yasal dayanağı kalmadığını ve anlaşmanın yargı engeli olduğunu söylemişti. İmzalanan anlaşma dolayısıyla sanıkların yargılanmasından feragat edilmiş, dava düşmüştü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da İsrail ile anlaşma müzakereleri yapılırken "Giderken bana mı sordunuz?" demişti.
