Metal piyasasında sert fren: Dolar yükseldi, savaş korkusu arttı
Küresel emtia piyasaları, özellikle de metal fiyatları, son günlerde ciddi dalgalanmalara sahne oluyor. Londra Metal Borsası’nda (LME) işlem gören temel metallerin fiyatları, ABD dolarının küresel piyasalarda değer kazanması ve Orta Doğu’daki tansiyonun artmasıyla birlikte aşağı yönlü bir seyir

Bu gelişmeler, yatırımcıların risk iştahını azaltırken, sanayi metallerine olan talepte de belirgin bir yavaşlamaya neden oldu.
Doların Güçlenmesi Metal Fiyatlarını Neden Düşürüyor?
Uluslararası emtia ticaretinin büyük çoğunluğu ABD doları cinsinden yapıldığı için, doların diğer para birimleri karşısında değer kazanması, dolar dışındaki para birimlerini kullanan ülkeler için metallerin daha pahalı hale gelmesine yol açıyor. Bu durum, talepte azalmaya neden olurken, fiyatlar üzerinde de aşağı yönlü baskı oluşturuyor.
Son haftalarda ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirim beklentilerini ötelemesiyle dolar endeksi (DXY) yeniden yükselişe geçti.
ABD ekonomisinden gelen güçlü veriler ve enflasyonun dirençli seyri, Fed'in sıkı para politikasını bir süre daha sürdüreceği beklentilerini artırdı.
Bu gelişmeler, yatırımcıların dolara yönelmesine neden oldu ve doların güçlenmesiyle birlikte metal fiyatları da aşağı çekildi.
Orta Doğu’daki Gerilim ve Küresel Risk Algısı
Özellikle İsrail ile Hizbullah arasında artan çatışmalar, bölgede yeni bir savaş ihtimalini gündeme getirdi. Orta Doğu’da yaşanabilecek geniş çaplı bir çatışma, enerji fiyatlarını yukarı çekebilirken, sanayi üretiminde de aksamalara yol açabileceği endişesiyle piyasalarda tedirginlik yarattı.
Yatırımcılar, belirsizlikler karşısında genellikle güvenli limanlara yönelme eğilimindedir. Ancak bu durum, baz metaller gibi daha çok ekonomik büyüme ve sanayi üretimiyle ilişkilendirilen varlıklar için olumsuz bir tablo yaratıyor.
Özellikle bakır, alüminyum, nikel ve çinko gibi metaller, ekonomik beklentilere oldukça duyarlı oldukları için bu tür belirsizlik dönemlerinde satış baskısı altında kalabiliyor.
Londra Metal Borsası'ndaki Güncel Durum
Londra Metal Borsası’nda işlem gören altı ana metalin tamamında haftanın ilk günlerinde gerileme görüldü. En çok dikkat çeken düşüşlerden biri bakırda yaşandı.
Çin’den gelen zayıf ekonomik veriler ve doların güçlenmesiyle birlikte LME’de üç aylık bakır fiyatı ton başına 8.200 dolar seviyesinin altına indi. Bu seviye, son haftalarda görülen en düşük noktalardan biri olarak dikkat çekiyor.
Alüminyum fiyatları da benzer şekilde düşüş gösterdi. Küresel üretimdeki artış ve Çin'deki stok seviyelerinin yüksek olması, fiyatların baskı altında kalmasına neden oldu.
LME'de alüminyum ton fiyatı 2.400 dolar civarına gerilerken, nikel fiyatları da yüzde 1’in üzerinde düşüş kaydederek 17.000 dolar seviyesinin altını test etti.
Çin Ekonomisi ve Talep Endişeleri
Metallerin küresel talep yönünü belirleyen en önemli faktörlerden biri Çin ekonomisidir. Dünyanın en büyük metal tüketicisi olan Çin’de ekonomik toparlanmanın yavaş seyretmesi, sanayi metallerine olan talepteki kırılganlığı artırıyor.
Çin’in inşaat, altyapı ve imalat sektörlerinde beklenen canlanmanın gerçekleşmemesi, özellikle bakır ve demir cevheri gibi metaller üzerinde baskı oluşturmaya devam ediyor.
Son yayımlanan veriler, Çin’de sanayi üretiminin ve sabit varlık yatırımlarının beklentilerin altında kaldığını gösterdi.
Bu durum, hükümetin uyguladığı destekleyici politikalara rağmen ekonominin ivme kazanmakta zorlandığına işaret ediyor. Bu tablo, yatırımcıların kısa vadede metallerden uzak durmasına yol açıyor.
Yatırımcı Davranışları ve Spekülatif Etkiler
Piyasalarda metal fiyatlarını etkileyen bir diğer önemli unsur ise yatırımcıların pozisyonlanmalarıdır. Vadeli işlemler piyasasında yatırımcıların spekülatif pozisyonlarını azaltmaları, fiyatlar üzerinde ek bir baskı oluşturuyor.
Özellikle hedge fonlar ve büyük kurumsal yatırımcılar, küresel ekonomik belirsizliklerin arttığı dönemlerde metal kontratlarından çıkış yaparak risklerini azaltma yoluna gidiyor.
Son haftalarda açık pozisyonlarda gözle görülür bir azalma yaşanırken, volatilite de yükselmiş durumda. Bu da fiyatların kısa vadeli gelişmelere karşı daha duyarlı hale gelmesine neden oluyor.
Enerji Fiyatlarındaki Dalgalanmaların Dolaylı Etkisi
Gerilimlerin enerji piyasaları üzerinde oluşturduğu baskı, metallerin üretim maliyetlerine de yansıyabiliyor.
Özellikle alüminyum gibi enerji yoğun üretim süreçlerine sahip metaller, enerji fiyatlarındaki artışlardan doğrudan etkileniyor.
Ancak son dönemde artan enerji maliyetleri, metal fiyatlarına yansımadan önce genel ekonomik endişeler ve talep zayıflığı nedeniyle baskılanıyor.
Öte yandan, enerji fiyatlarındaki aşırı oynaklık, üretici ülkelerin arz planlamalarını etkileyerek ilerleyen dönemlerde metal arzında dalgalanmalara neden olabilir. Bu da fiyatların yeniden yönünü yukarı çevirmesi açısından potansiyel bir risk faktörü oluşturuyor.
Önümüzdeki Döneme İlişkin Beklentiler
Kısa vadede metal fiyatlarının seyrinde belirleyici olacak birkaç temel faktör bulunuyor: ABD Merkez Bankası'nın para politikasına ilişkin tutumu, Çin ekonomisinden gelecek veriler ve Orta Doğu’daki gelişmeler.
Eğer Fed’den güvercin sinyaller gelirse, dolar zayıflayabilir ve bu da metaller için destekleyici bir unsur olabilir. Benzer şekilde, Çin'de ekonomik aktivitenin hız kazanması da talep görünümünü iyileştirebilir.
Ancak mevcut durumda, piyasalarda temkinli bir hava hâkim. Risklerin devam etmesi, yatırımcıların güvenli limanlara yönelmesine neden olurken, sanayi metallerine olan talebin zayıf kalmasına yol açıyor. Bu ortamda, metal fiyatlarının dalgalı ve baskı altında bir seyir izlemesi bekleniyor.
Küresel piyasalarda artan riskler ve Amerikan dolarının değer kazanması, Londra Metal Borsası’ndaki (LME) işlemlerde belirgin bir baskı yaratarak metal fiyatlarının gerilemesine yol açtı.
Özellikle İsrail ile İran arasında tırmanan çatışma ortamı ve ABD'den gelen ekonomik sinyaller, yatırımcıların risk iştahını azaltarak emtia piyasalarında satış baskısını artırdı.
Bakırda Düşüş Eğilimi Sürüyor
Londra Metal Borsası'nda işlem gören üç aylık vadeli bakır kontratı, Türkiye saati ile 05.46 itibarıyla yüzde 0,3 değer kaybederek ton başına 9.677 dolara geriledi.
Son haftalarda yukarı yönlü bir ivme yakalayan bakır fiyatları, bu kez küresel endişelerin etkisiyle yönünü aşağıya çevirdi.
Uzmanlara göre, riskten kaçış eğiliminin kısa vadede devam etmesi, temel metallerde dalgalı bir seyri beraberinde getirebilir.
Diğer Baz Metallerde de Düşüş Hakim
Bakırla birlikte diğer temel metallerde de satış baskısı görüldü. Alüminyum yüzde 0,2 düşerek 2.508 dolar/ton seviyesine çekilirken, çinko yüzde 0,4 kayıpla 2.646 dolar/tona indi.
Kurşun ise yüzde 0,5’lik düşüşle 1.996,50 dolar/tondan işlem gördü. Paslanmaz çelik üretiminde kullanılan nikel yüzde 0,4 düşerek 15.005 dolara gerilerken, kalay da yüzde 0,3 azalarak ton başına 32.505 dolar seviyesinden alıcı buldu.
Gerilimler Piyasaları Sarstı
Singapur merkezli bir metal ticareti şirketinin açıklamasına göre, İsrail ve İran arasındaki askeri çatışmaların beşinci gününe ulaşması, piyasalarda güvenli liman arayışını tetikledi.
Şirket yetkilisi, “Yatırımcılar, Ortadoğu’daki belirsizlik nedeniyle riskli varlıklardan kaçınarak daha güvenli enstrümanlara yöneliyor. Bu da endüstriyel metallerde fiyat düşüşünü beraberinde getiriyor,” şeklinde konuştu.
Özellikle ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’ın nükleer silah programına dair sert açıklamaları ve Tahran’da bulunan Amerikalıların tahliye edilmesi çağrısı, tansiyonun daha da yükselmesine neden oldu.
Bu gelişmelerin, küresel arz zincirinde yeni aksamalara neden olabileceği endişesiyle yatırımcıların temkinli davranmasına yol açtığı ifade ediliyor.
ABD Vadeli İşlemleri ve Petrol Fiyatları Etkilendi
Belirsizlik yalnızca metal piyasalarıyla sınırlı kalmadı. ABD borsalarında vadeli işlemler değer kaybederken, petrol fiyatlarında ise yükseliş gözlemlendi. Enerji piyasasında artan gerilim kaynaklı arz endişeleri, Brent ve WTI türü petrol fiyatlarını yukarı çekti.
Bununla birlikte, Amerikan dolarının değer kazanması da emtia fiyatlarını baskılayan önemli bir unsur olarak öne çıktı.
Dolar endeksi, söz konusu saat itibarıyla yüzde 0,3 oranında yükseldi. Doların değer kazanması, dolar cinsinden işlem gören metallerin diğer para birimleri üzerinden daha pahalı hale gelmesine neden olarak talebi azaltıyor.
Çin'den Gelen Veriler Kısa Süreli Rahatlama Sundu
Piyasalardaki genel düşüş eğilimine karşın, dün Çin’den gelen pozitif veriler kısa süreli de olsa moral verdi.
Beklentilerin üzerinde gelen perakende satış verileri, dünyanın en büyük metal tüketicisi olan Çin’de talebin güçlenebileceğine yönelik umutları artırdı.
Uzmanlar, Çin’in ekonomik toparlanma sinyalleri verdiğini ancak küresel risklerin bu toparlanmayı gölgeleyebileceğini belirtiyor.
ABD ve İngiltere Arasında Ticaret Açılımı
Bu arada, ABD’nin G7 Zirvesi’nde duyurduğu yeni bir ticaret hamlesi, özellikle İngiltere'den yapılan çelik ve alüminyum ithalatı açısından dikkat çekici bir gelişme oldu.
Açıklamaya göre, iki ülke arasında sağlanan anlaşma kapsamında, İngiltere’den ithal edilen çelik ve alüminyum ürünlerine uygulanan yüzde 25 oranındaki gümrük vergisine alternatif olarak kota sistemi getirilecek. Bu gelişme, İngiliz metal üreticileri için olumlu bir adım olarak yorumlandı.
Şanghay Vadeli İşlemler Borsası'nda (SHFE) Karışık Seyir
Asya piyasalarında da benzer bir yönsüzlük gözlemlendi. Çin’in Şanghay Vadeli İşlemler Borsası’nda (SHFE) en fazla işlem gören bakır kontratı yüzde 0,2 artarak 78.470 yuan/ton seviyesine (yaklaşık 10.926,84 dolar) ulaştı. Bu yükseliş, Çin’in iç talebine yönelik beklentilerin etkili olduğunu gösteriyor.
Alüminyum, 20.405 yuan/ton ile önceki seviyesine yakın bir kapanış yaparken, kurşun ise 16.910 yuan/ton seviyesinde yatay bir seyir izledi.
Nikelde ise daha belirgin bir düşüş gözlendi ve fiyat yüzde 0,9 oranında gerileyerek 118.640 yuan/tona indi.
Çinko yüzde 0,1 yükselerek 21.820 yuan/tona ulaşırken, kalay yüzde 0,4 düşerek 263.400 yuan/ton seviyesine geriledi.
Geleceğe Yönelik Beklentiler: Belirsizlik Hakim
Analistler, küresel metal piyasalarında önümüzdeki dönemde yüksek volatilitenin devam edebileceğini öngörüyor.
Doların gücü, ve merkez bankalarının para politikalarına dair belirsizlikler, metal fiyatları üzerinde önemli bir belirleyici olmaya devam edecek.
Özellikle ABD Merkez Bankası (Fed) ve Çin Merkez Bankası’nın atacağı adımlar, yatırımcıların yön tayininde kritik görev alacak.
Ayrıca, Ortadoğu'daki gerilimlerin sürmesi durumunda, güvenli liman arayışının artmasıyla birlikte riskli varlıklardan kaçış eğilimi daha da hız kazanabilir. Bu durumda metallerdeki satış baskısı daha da yoğunlaşabilir.