Hükümet açılıyor, Fed beklentileri yükseliyor
Küresel piyasalarda bu hafta, yatırımcıların temkinli iyimser bir ruh hali içinde hareket ettiği görülüyor. ABD’de federal hükümetin açılmasına yönelik sürecin hız kazanması, piyasalar üzerinde olumlu bir etki yaratırken, aynı dönemde açıklanan zayıf istihdam verileri yatırımcıların dikkatini çekti.
Bu iki önemli gelişme, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) yakın gelecekte faiz indirimine gidebileceği beklentilerini artırdı.
Bu durum, riskli varlıklara olan ilgiyi canlandırsa da teknoloji hisselerinde yaşanan kayıplar temkinli duruşun devam etmesine neden oluyor.
ABD tarafında, federal hükümetin kapanma riskiyle ilgili belirsizliğin azalması, yatırımcı güvenini güçlendiren önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
Geçmişte hükümet kapanmaları, piyasalar üzerinde ciddi dalgalanmalara neden olmuştu. Bu bağlamda, kongre ve hükümet yetkililerinin uzlaşma yolunda ilerlemesi, özellikle hisse senedi piyasalarında olumlu bir hava yarattı.
Ancak, açıklanan istihdam verilerinin beklentilerin altında kalması, ekonomideki büyüme ivmesinin düşündüğünden yavaş olabileceği endişesini beraberinde getirdi.
İşsizlik oranının yükselmesi ve istihdam artışının beklenenden düşük gerçekleşmesi, Fed’in para politikasını yeniden gözden geçirme ihtimalini güçlendirdi.
Analistler, zayıf istihdam verilerinin faiz indirim beklentilerini desteklediğini belirtiyor. ABD Merkez Bankası’nın, ekonomik büyümeyi desteklemek ve finansal istikrarı sağlamak amacıyla faiz oranlarını düşürmesi ihtimali, yatırımcılar için riskli varlıklara yönelmenin teşvik edici bir unsur olarak öne çıkıyor.
Bu beklenti, özellikle hisse senedi ve emtia piyasalarında olumlu bir hava yaratırken, yatırımcıların piyasadaki dalgalanmalara karşı temkinli yaklaşmasına yol açıyor.
Öte yandan, teknoloji sektörü hisselerinde gözlenen düşüşler, küresel piyasalarda iyimserliğin sınırlı kalmasına neden oluyor.
Büyük teknoloji şirketlerinin değer kayıpları, yatırımcıların risk algısını artırıyor ve temkinli bir duruş sergilemelerine yol açıyor.
Bu durum, piyasaların sadece olumlu makroekonomik gelişmelerle değil, aynı zamanda şirket performanslarına da duyarlı olduğunu gösteriyor.
Avrupa ve Asya piyasalarında da benzer bir tablo gözlemleniyor. Avrupa’da merkez bankalarının faiz politikalarına dair belirsizlikler ve bölgesel ekonomik göstergeler, yatırımcıları dikkatli olmaya yönlendiriyor.
Asya piyasalarında ise Çin’in ekonomik verileri ve ihracat rakamları yakından izleniyor. Tüm bu faktörler, küresel yatırımcıların piyasadaki dalgalanmalara temkinli bir iyimserlikle yaklaştığını ortaya koyuyor.
Küresel piyasalar şu anda temkinli bir iyimserlik içinde hareket ediyor. ABD’de hükümetin açılmasıyla gelen güven artışı ve faiz indirimi beklentileri risk iştahını desteklerken, teknoloji hisselerindeki kayıplar yatırımcıların temkinli davranmasına neden oluyor.
Yatırımcılar, ekonomik göstergeleri ve şirket performanslarını yakından takip ederek dengeli bir yaklaşım benimsemeye devam ediyor.
ABD’de bütçe yetersizliği nedeniyle kapanan federal hükümetin yeniden açılmasına dair adımlar hız kazandı. Senato, geçici bütçe tasarısını onaylarken gözler şimdi Temsilciler Meclisi’ne çevrildi.
ABD Başkanı Donald Trump, Temsilciler Meclisinin de söz konusu tasarıyı onaylayacağına inandığını ifade etti.
Analistler, bu gelişmelerin hükümetin yeniden açılacağı beklentilerini artırdığına dikkat çekerken, hükümetin faaliyete geçmesiyle birlikte açıklanacak resmi ekonomik verilerin de piyasalar açısından daha net bir tablo sunacağını belirtiyor.
ABD’de ekonomik veriler ise iş gücü piyasasında bazı soru işaretlerini gündeme getirdi. ADP Araştırma Enstitüsü, 25 Ekim’de sona eren dört haftalık döneme ilişkin öncü verilerini açıkladı. Buna göre özel sektör istihdamında ortalama 11 bin 250 kişilik bir düşüş görüldü.
Bu verinin ardından ABD Merkez Bankası (Fed) faiz indirim beklentileri yeniden yükselişe geçti. Daha önce Fed Başkanı Jerome Powell’ın toplantı sonrası yaptığı açıklamalar ve güvercin tondan uzak yorumlar faiz indirimi beklentilerini sınırlamıştı.
Ancak para piyasalarında faiz indirimi olasılığı yüzde 60’tan yüzde 70’e kadar çıktı. 2026 yılına yönelik tahminlerde ise üç faiz indirimi öngörüsü tekrar ön plana çıktı.
Tahvil ve Dolar Piyasalarında Faiz İndirimi Etkisi
Faiz indirimi beklentileri, yatırımcıları tahvil ve döviz piyasasına yönlendirdi. ABD 10 yıllık tahvil faizi dün yüzde 4,08 seviyesine gerilerken, dolar endeksi ise faiz indirimi beklentilerinin artmasıyla son dört işlem gününde düşüş trendini sürdürdü.
Dün yüzde 0,1 değer kaybeden dolar endeksi 99,4 seviyesine geriledi, bugün ise hafif bir artışla 99,5 civarında işlem görüyor.
Altın ve Petrolde Dalgalı Seyir
Altının ons fiyatı, yükseliş trendini üçüncü işlem gününe taşıyarak yüzde 0,4 artışla 4.129 dolara ulaştı, yeni işlem gününde ise yüzde 0,5 düşüşle 4.108 dolardan işlem görüyor. Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0,1 gerileyerek 64,8 dolardan işlem gördü.
Teknoloji Hisselerinde Satış Baskısı Sürüyor
Teknoloji hisselerindeki yüksek değerleme kaygıları devam ediyor. Japonya merkezli SoftBank Group, Nvidia’daki tüm hisselerini 5,83 milyar dolara sattığını duyurdu.
Bu açıklamanın ardından Nvidia hisseleri yüzde 3 değer kaybederken, teknoloji sektöründeki diğer şirketlerde de satış baskısı arttı.
Meta hisseleri yüzde 0,7, Intel yüzde 1,5, AMD yüzde 2,65, Broadcom yüzde 1,8 ve Palantir yüzde 1,4 değer kaybetti.
Avrupa Borsaları ABD’ye Paralel Yükselişte
Tüm bu gelişmelerin etkisiyle New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0,21, Dow Jones yüzde 1,18 artarken, Nasdaq endeksi yüzde 0,25 düşüş gösterdi.
Dow Jones endeksi kapanışta rekor seviyeye ulaştı. ABD endeks vadeli kontratları ise yeni güne pozitif seyirle başladı.
ABD’de Hükümet Kapanması Sonrası Yeniden Açılma Umudu
Avrupa borsalarında da pozitif bir hava hakim. ABD’de hükümetin yeniden açılacağı beklentileriyle alımlar öne çıkarken, bugün Almanya’da açıklanacak enflasyon verileri yatırımcıların odağında bulunuyor.
İngiltere’de ILO işsizlik oranı Şubat 2021’den sonra ilk kez yüzde 5 seviyesine çıktı. Bu verinin ardından İngiltere Merkez Bankası’na yönelik faiz indirimi beklentileri yüzde 80 seviyelerine yükseldi.
Dün FTSE 100 yüzde 1,15, FTSE MIB 30 yüzde 1,24, CAC 40 yüzde 1,25 ve DAX 40 yüzde 0,53 değer kazandı.
Asya Piyasalarında Çin Hariç Alıcılı Seyir
Asya borsaları Çin hariç alıcılı bir seyir izlerken, Çin’de talep ve deflasyon endişeleri devam ediyor. Japonya’da M3 para arzı yüzde 1 artarken, bu artışın enflasyonist baskıların sürebileceğine işaret ettiğine dikkat çekiliyor.
Japonya Nikkei 225 endeksi kapanışa yakın yüzde 0,1, Güney Kore Kospi yüzde 0,7 ve Hong Kong Hang Seng yüzde 0,5 yükseldi. Çin Şanghay bileşik endeksi ise yüzde 0,2 geriledi.
Borsa İstanbul’da Gözler Ödemeler Dengesi Verilerinde
Türkiye’de Borsa İstanbul ise dün satış ağırlıklı bir seyir izledi. BIST 100 endeksi yüzde 1,97 kayıpla 10.576,45 puanda kapanırken, VİOP’ta BIST 30 endeksine dayalı aralık vadeli kontrat yüzde 0,77 artış gösterdi. Bugün gözler TCMB tarafından açıklanacak Ödemeler Dengesi verilerine çevrildi.
Ekonomistler, eylül ayı cari fazla beklentilerini 850 milyon dolar ile 3,6 milyar dolar arasında, 2025 yılı cari açığını ise 21,316 milyar dolar olarak öngörüyor.
Dolar/TL ise bankalararası piyasada 42,2390 seviyesinden işlem görüyor. Bugün takip edilecek diğer önemli veriler arasında Almanya ekim ayı TÜFE ve ABD haftalık mortgage başvuruları yer alıyor. BIST 100 için teknik direnç seviyeleri 10.700 ve 10.800, destek seviyeleri ise 10.400 ve 10.300 olarak izleniyor.