Garanti Bankası, 64 milyar aldı! "Müşteriler sağ olsun"
Garanti Bankası, 'Müşteriler sağolsun' diyerek 64.2 milyar lira komisyon aldı.
Paramedya yazarı Prof.Dr.Soner Gökten banka bilançolarını incelemeye başladı. İlk bilanço Garanti Bankası'nın...
Garanti Bankası 2025 ilk yarı itibariyle (konsolide olmayan finansallar) yaklaşık 63,2 milyar TL net faiz geliri, 64,2 milyar TL net ücret ve komisyon geliri ve 53,6 milyar TL net dönem kârı açıkladı.
Enflasyona göre düzeltilmemiş rakamlarla geçen yılın aynı dönemine kıyasla: Net faiz gelirinde yüzde 40, net ücret ve komisyon gelirinde yüzde 60 ve net dönem kârında yüzde 20 artış olmuş.
Banka, yüzde 30,6 Özkaynak kârlılığı ile faaliyet gösteriyor. Yüzde 35’ler düzeyindeki enflasyonla kıyaslandığında reel anlamda negatif getiri söz konusu. Ancak sektör ortalamasıyla kıyaslandığında göreli olarak güçlü bir performans olduğu söylenebilir.
Peki, bu nasıl mümkün oldu?
Net şekilde ifade edeyim: MÜŞTERİLER SAĞOLSUN!
64,2 milyar TL’lik net ücret ve komisyon geliri, toplam temel bankacılık gelirleri (net faiz geliri + net ticari kâr + net komisyon geliri) içinde yüzde 48 gibi rekor bir paya ulaşmış durumda.
Bu, artık komisyon işinin şirazeden çıktığının net göstergesidir.
Alt kırılıma baktığımızda, komisyon gelirlerinin: Yüzde 67’si ödeme sistemlerinden (kredi kartı, POS vb.), yüzde 9’u para transferlerinden ve yüzde 3’ü sigorta faaliyetlerinden geliyor.
Yani yaklaşık 50 milyar TL sadece fiziksel ve dijital şubeye temas eden bireysel müşterilerden alınmış.
Bu tablo, faiz dışı gelir baskısının ağırlıklı olarak bireysel müşteri temsilcilerinin sırtına yüklendiğini açıkça ortaya koyuyor.
Peki, personel bunun karşılığını almış mı?
Toplam personel gideri 24,3 milyar TL ile net komisyon gelirlerinin sadece yüzde 37’sine denk geliyor.
Öte yandan, faaliyet brüt kârı içindeki personel gideri oranı —ki ben buna ‘kul hakkı oranı’ diyorum— sadece yüzde 15.
Bu şu demek: Garanti, bireysel müşteri temsilcilerine deyim yerindeyse tencere-tava pazarlamacılığı yaptırıyor.
Personel hem kendi maaşını çıkarıyor, hem de bankaya kendi maaşının fazlası kadar gelir yaratıyor.
Bu faaliyet yapısı, sıkılaşmanın olduğu bir ortamda dahi bankacılıkla bağdaşmayacak ölçüde agresif.
Bankanın finansal sunumlarında ise “Komisyonda birinciyiz!”, “Sigortada lideriz!” gibi ifadelerle bu tablo başarı olarak sunuluyor. Bu sunumları hazırlayan ekiplerin bakış açılarını ciddi şekilde revize etmesi gerekiyor.
Çünkü bu tarz sunumlar, Garanti Bankası’nı müşteri deneyimi odaklı bir finans kurumu olmaktan çıkarıp, doğrudan pazarlama organizasyonuymuş gibi çalıştığı izlenimi uyandırıyor.
Kısaca, komisyon geliri olmasa, ne personelin maaşı, ne de 2025’in ilk 6 ayında toplam 285 milyon TL ücret alan üst yöneticilerin maaşları ödenebilirdi. Müşteri cebine el uzatılmadan bu kârlar mümkün değildi.
Sevgi ve vicdanla kalın…
Prof. Dr. Soner GÖKTEN