Türkiye ve Umman arasında stratejik yakınlaşma

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye ile ilgili ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi açısından önemli bir yere sahip olan 13. Dönem Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) toplantısının gelecek ay Ankara’da gerçekleştirileceğini açıkladı.

Türkiye ve Umman arasında stratejik yakınlaşma

Şimşek, bu toplantının iki ülke arasındaki ekonomik temasları daha kurumsal bir zemine taşımayı hedeflediğini belirterek, geçen yıl üzerinde uzlaşılan kararların hızla hayata geçirilmesi için kritik bir işlev göreceğini vurguladı.

Türkiye–Umman işbirliğinde yeni ufuklar

Bakan Şimşek, değerlendirmesinde özellikle son dönemde küresel ekonomide yaşanan dalgalanmalara dikkat çekerek, Türkiye’nin dış ekonomik ilişkilerini çeşitlendirmenin ve mevcut ortaklıkları derinleştirmenin giderek daha fazla önem kazandığını söyledi.

Türkiye–Umman işbirliğinde yeni ufuklar

Bu kapsamda KEK toplantılarının, sadece teknik konuların ele alındığı rutin görüşmeler olmanın ötesinde, ekonomik iş birliğini somut projelerle geliştiren platformlar haline geldiğini ifade etti.

Türkiye–Umman işbirliğinde yeni ufuklar

Şimşek’e göre, Türkiye’nin ekonomik reform sürecinin sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması için uluslararası ortaklarla yürütülen bu tür mekanizmalar kritik görev alıyor.

Türkiye–Umman işbirliğinde yeni ufuklar

Bu nedenle, önümüzdeki ay yapılacak toplantının hem stratejik hem de operasyonel açıdan önemli kararların alınmasına katkı sunması bekleniyor.

Şimşek, “Geçtiğimiz yıl üzerinde çalıştığımız ve hayata geçirmek üzere mutabakat sağladığımız projelerin uygulanmasını hızlandırmak istiyoruz. Bu toplantının, söz konusu kararların sahada daha hızlı sonuç üretmesine zemin hazırlayacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.

Toplantıda ele alınması beklenen başlıklar arasında ticaretin karşılıklı olarak artırılması, yatırım alanlarının genişletilmesi, enerji, ulaştırma ve teknoloji ortaklıkları, tarım ve gıda güvenliği gibi çeşitli sektörler bulunuyor.

Ayrıca, iki ülke arasındaki mevcut anlaşmaların güncellenmesi ve iş dünyalarının daha aktif iş birliği içinde hareket etmesini sağlayacak yeni mekanizmaların kurulması da gündemde.

Bakan Şimşek, özellikle özel sektörün dış ticarette ve uluslararası yatırımlarda daha etkin bir konuma gelmesi gerektiğini vurgulayarak, KEK toplantılarında iş çevreleri için yeni fırsatlar doğuracak adımların da değerlendirileceğini söyledi.

Şimşek’e göre, geçen yıl başlatılan çalışmaların önemli bir bölümünde teknik hazırlıklar tamamlandı ve bu aşamadan sonra karşılıklı siyasi iradenin hızlandırıcı bir etki yaratması hedefleniyor.

Şimşek açıklamasında ayrıca, Türkiye’nin ekonomik programının temelini oluşturan istikrar, öngörülebilirlik ve yapısal reform ilkelerine de değindi.

Uluslararası ekonomik iş birliklerinin bu hedeflerle uyumlu olduğunu belirten Bakan, dış ekonomik ilişkilerdeki güçlenmenin Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki konumunu sağlamlaştıracağına işaret etti.

Bu çerçevede, Ankara’da düzenlenecek toplantının sadece mevcut projeleri hızlandırmakla kalmayacağı, aynı zamanda iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin uzun vadeli perspektifle yeniden şekillendirilmesine katkıda bulunacağı ifade edildi.

Bakan Şimşek, KEK toplantılarının geçmişte birçok önemli projeye öncülük ettiğini hatırlatarak, bu yılki toplantının da benzer şekilde sonuç odaklı ilerlemesini beklediklerini söyledi. İki ülkenin ekonomik kurumlarının, kamu otoritelerinin ve iş dünyası temsilcilerinin bir araya geleceği oturumlarda iş birliğinin daha sistematik hale getirilmesi hedefleniyor.

Şimşek, “Bu süreç, yalnızca ekonomik verimlilik açısından değil, aynı zamanda karşılıklı güvenin artırılması bakımından da büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı.

Küresel ekonominin risklerle dolu bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Şimşek, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel ölçekte ekonomik entegrasyonunu güçlendirmeye devam edeceğini belirtti.

Önümüzdeki ay gerçekleştirilecek toplantının, bu amaç doğrultusunda hem güncel ekonomik koşullara uyum sağlama hem de yeni fırsat alanlarını değerlendirme açısından önemli bir adım olacağını dile getirdi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Umman’ın Ankara Büyükelçiliği tarafından ülkenin “Ulusal Günü” dolayısıyla düzenlenen resepsiyona katılarak iki ülke arasındaki köklü ilişkilerin geldiği noktaya ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

Şimşek, Türkiye ile Umman arasındaki ilişkilerin yalnızca diplomatik protokollerle sınırlı olmadığını, tarih boyunca gelişen güçlü kültürel bağlar, toplumsal yakınlık ve birbirini tamamlayan ekonomik yapılar sayesinde derin bir dostluk zeminine dayandığını vurguladı.

Bu çok boyutlu ortaklığın somut işbirlikleriyle desteklenmesi için yoğun bir çaba gösterdiklerini belirten Şimşek, iki ülke arasındaki siyasi ilişkilerin uzun süredir “mükemmel” düzeyde seyrettiğinin altını çizdi.

Türkiye–Umman İlişkilerinde Yeni Dönem: Stratejik Ortaklıktan Somut Projelere

Konuşmasında son yıllarda gerçekleştirilen üst düzey temasların önemine dikkat çeken Şimşek, bu ziyaretlerin Türkiye–Umman ilişkilerine yeni bir ivme kazandırdığını söyledi.

Resmi temaslar sırasında yatırım, bilgi teknolojileri, gıda güvenliği, savunma sanayi, maden araştırmaları ve eğitim gibi birbirinden farklı birçok sektörü kapsayan anlaşmalar ile mutabakat zaptlarının imzalandığını hatırlattı.

Şimşek’e göre bu anlaşmalar, iki ülke arasındaki işbirliğinin daha kurumsal ve kalıcı bir zemine taşınması açısından kritik bir dönüm noktası niteliği taşıyor.

Türkiye ve Umman: Ortak Vizyonla Güçlenen Yeni Bir İşbirliği Haritası

Bu çerçevede Türkiye–Umman Koordinasyon Konseyi'nin, imza altına alınan tüm bu belgelerin uygulanmasını yakından izleyerek işbirliğinin her alanda daha ileri seviyelere ulaşması için çalışacağını belirten Şimşek, kendisinin eş başkanlığını yürüttüğü Türkiye–Umman Karma Ekonomik Komisyonunun (KEK) da sürecin merkezinde yer aldığını ifade etti.

KEK toplantılarının iki ülkenin ortak çıkarlarını önceleyen kapsamlı bir çalışma alanı sunduğunu belirten Şimşek, Aralık 2024’te 12. dönem toplantısını gerçekleştirdiklerini, 13. dönem toplantısının ise önümüzdeki ay Ankara’da düzenleneceğini söyledi.

Yeni toplantının, geçen yıl alınan kararların uygulanmasını hızlandıracağına ve ekonomik ilişkilere yeni bir dinamizm getireceğine inandığını dile getirdi.

Bakan Şimşek konuşmasının devamında, Umman’ın “2040 Vizyonu” çerçevesinde yürüttüğü dönüşüme de özel bir paragraf açtı.

Bu vizyonun yalnızca ekonomik hedeflerden oluşmadığını, aynı zamanda ülkenin sosyoekonomik yapısında sürdürülebilirliği güçlendiren, rekabet gücünü artıran ve sektörel çeşitliliği destekleyen iddialı bir plan sunduğunu ifade etti.

Türkiye’nin sanayi, enerji ve hizmet sektörlerindeki deneyimi ve teknik kapasitesiyle Umman’ın 2040 hedefleriyle uyumlu projelerde yer almaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

İki Ülke Arasında Ekonomik İşbirliğinde Altın Çağ Başlıyor

İki ülke arasındaki yatırım ilişkilerinin daha fazla derinleştirilmesinin önemine değinen Şimşek, özellikle savunma sanayii gibi yüksek teknoloji gerektiren alanlarda ortak projelerin geliştirilmesinin stratejik bir öncelik olduğunu söyledi.

Bunun yanı sıra turizm, altyapı yatırımları ve karşılıklı sermaye akışının artırılması gibi sektörlerde de geniş bir işbirliği vizyonu bulunduğunu kaydetti.

Şimşek, bu potansiyelin hayata geçebilmesi için Türk ve Ummanlı iş insanlarının daha sık bir araya gelmesi, ortak platformlar oluşturması ve karşılıklı fırsatları doğrudan değerlendirmesi gerektiğini vurguladı.

Konuşmasında ayrıca her iki ülke arasında alınan vize muafiyeti kararının önemine değinen Şimşek, bu uygulamanın hem ekonomik işbirliği hem de kültürel etkileşim açısından karşılıklı hareketliliği artıracağını ifade etti.

Şimşek’e göre bu karar, yalnızca ticaret hacmini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda iki ülke halkı arasında daha güçlü bir bağ kurulmasına da katkı sağlayacak.

Şimşek, Türkiye ve Umman’ın “birlikte çalışma ruhu” ve karşılıklı güven temelinde çok sayıda başarılı projeye imza atmaya hazır olduğunu belirterek konuşmasını tamamladı.

Ortaya konulan güçlü irade sayesinde iki ülkenin gerek ekonomik alanda gerekse stratejik ortaklıklarda önümüzdeki dönemde önemli mesafeler kat edeceğine inandığını ifade etti.