Ekonomiye güven eriyor: Endeks 5 ayın dibine geriledi
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) iş birliğiyle yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarına göre, Temmuz 2025 dönemine ait Tüketici Güven Endeksi, önceki aya kıyasla düşüş gösterdi.

Haziran ayında 85,1 olarak ölçülen endeks, Temmuz ayında %1,8 oranında azalarak 83,5 seviyesine geriledi.
Bu düşüş, tüketici beklentilerinde ve harcama eğilimlerinde temkinli bir tutumun sürdüğünü ortaya koyuyor.
Tüketici Güven Endeksi, ekonomik faaliyetlere ilişkin bireylerin mevcut durum değerlendirmeleri ile geleceğe yönelik beklentilerini ölçen önemli bir göstergedir.
Endeksin 100’ün üzerinde olması, tüketici güveninde iyimser bir tabloyu, 100’ün altında olması ise kötümser bir beklentiyi yansıtır.
TÜİK ve TCMB tarafından aylık bazda yürütülen bu anket, 18 yaş ve üzerindeki bireylerin ekonomik durum algılarını kapsayan dört ana alt endeks üzerinden hesaplanmaktadır.
Alt Kalemlerdeki Gelişmeler
Tüketici güven endeksi, dört ana alt göstergenin aritmetik ortalaması alınarak belirleniyor. Temmuz ayına ilişkin veriler, tüm alt kalemlerde sınırlı da olsa gerileme yaşandığını gösteriyor.
Hanenin mevcut dönemdeki maddi durumu
Haziran’da 68,9 seviyesinde ölçülen bu alt endeks, Temmuz’da 67,4’e düştü. Bu da vatandaşların mevcut mali durumlarını, bir önceki aya göre biraz daha olumsuz değerlendirdiklerini ortaya koyuyor.
Hanenin gelecek 12 aylık dönemdeki maddi durum beklentisi
Bu alt kalem de önceki aya göre gerileyerek 85,0 seviyesinden 83,1’e indi. Geleceğe yönelik bireysel finansal beklentilerin zayıfladığı görülüyor.
Genel ekonomik durum beklentisi (önümüzdeki 12 ay)
Haziran’da 89,5 olarak kaydedilen bu beklenti, Temmuz’da 87,2’ye geriledi. Bu, tüketicilerin genel ekonomik gidişata dair umutlarının azaldığını gösteriyor.
Dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi (gelecek 12 ay)
Bu kalemde de düşüş gözlendi. Haziran ayında 96,9 olan endeks değeri, Temmuz’da 96,2’ye indi. Tüketicilerin büyük harcamalara yönelik isteğinde bir miktar azalma yaşandı.
Ekonomik Beklentilerde Temkinli Yaklaşım
TÜİK’in Temmuz ayına dair açıkladığı veriler, tüketici cephesinde ekonomik toparlanmaya dair umutların sınırlı kaldığını ortaya koyuyor.
Her ne kadar büyük çaplı bir düşüş söz konusu olmasa da endeksin 100’ün altında seyretmeye devam etmesi, ekonomiye dair genel bir karamsarlığın sürdüğüne işaret ediyor.
Uzmanlar, tüketici güveninin düşük olmasının, iç talep üzerinde baskı oluşturabileceğini belirtiyor. Özellikle enflasyonist baskıların sürdüğü bir ortamda, tüketicilerin harcamalarını kısıtlı tuttuğu, tasarrufa yöneldiği ya da harcamaları ertelediği gözlemleniyor.
Enflasyon ve Faiz Oranlarının Etkisi
Tüketici güveni üzerindeki önemli belirleyicilerden biri olan enflasyon, Türkiye ekonomisinin gündemindeki en kritik başlıklardan biri olmaya devam ediyor.
Yıllık enflasyon oranlarının yüksek seyretmesi, alım gücünü olumsuz etkilerken, tüketicilerin ekonomik geleceğe dair endişelerini artırıyor.
Ayrıca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın para politikası kararları ve uyguladığı faiz oranları da tüketici algısını doğrudan etkiliyor.
Faiz oranlarındaki artışlar, kredi maliyetlerini yükselttiği için büyük çaplı harcamaların ertelenmesine yol açabiliyor. Bu da dayanıklı tüketim mallarına olan talepte düşüşe neden olabiliyor.
Tüketici Güvenindeki Değişim Ne Anlama Geliyor?
Tüketici güven endeksindeki her bir değişim, ekonomik aktivite açısından önemli bir sinyal taşır. Temmuz 2025 verilerine bakıldığında, tüketicilerin hem mevcut koşullar hem de geleceğe dair beklentiler konusunda daha temkinli bir yaklaşıma sahip olduğu görülüyor.
Bu durum, özellikle perakende sektörü, otomotiv, konut gibi harcamaya dayalı sektörlerdeki satış performanslarını etkileyebilir.
Tüketicilerin ekonomiye olan güvenleri arttıkça, piyasada canlanma görülür. Aksi durumda ise harcamalarda daralma, yatırımlarda yavaşlama gözlenebilir.
Mevsimsel ve Sosyal Etkiler
Temmuz aylarında tüketici güveninde hafif dalgalanmalar yaşanması, geçmiş yıllarda da rastlanan bir durum.
Yaz aylarında artan turizm hareketliliği ve sezonluk harcamalar, kısa vadeli güven artışlarına neden olabilse de, genel ekonomik belirsizlikler bu artışların kalıcı olmasını engelliyor.
Bununla birlikte, iç ve dış politik gelişmeler, jeopolitik riskler, seçim atmosferi gibi sosyal ve siyasi etkenler de tüketici algısında önemli görev alıyor.
Güvensizlik ortamı ya da ekonomik istikrarsızlık beklentisi, tüketicilerin davranışlarını önemli ölçüde şekillendirebiliyor.
Uzmanların Değerlendirmesi
Ekonomi uzmanları, Temmuz ayı verilerini değerlendirirken düşüşün sınırlı olmasına rağmen dikkatle izlenmesi gerektiğini vurguluyor.
Mevcut seviyenin hâlâ iyimserlik eşiği olan 100 puanın altında kalması, iç talepte istenen ivmenin sağlanamadığını gösteriyor. “Tüketici güven endeksindeki bu gerileme, harcamaların zayıf seyredebileceğine dair sinyaller veriyor.”
“Özellikle yılın ikinci yarısında hükümetin alacağı ekonomik tedbirler ve para politikası kararları, tüketici güveninin yönünü belirleyecek.” “Enflasyonla mücadeledeki kararlılık ve istikrar sağlandıkça tüketici algısında da iyileşme görülebilir.”
Temmuz 2025’te tüketici güven endeksinde kaydedilen %1,8’lik azalma, kısa vadeli bir dalgalanma olarak değerlendirilebilir.
Ancak bu gerileme, genel ekonomik algının hâlâ kırılgan olduğunu ortaya koyuyor. Özellikle bireysel mali durumlara dair beklentilerin zayıflaması, tüketici davranışlarında daha temkinli bir tutumun benimsendiğini gösteriyor.
Tüketici güveninde istikrarın sağlanması, makroekonomik göstergelerde kalıcı iyileşmeye bağlı olacak. Enflasyon, faiz, işsizlik gibi temel ekonomik göstergelerdeki gelişmeler, önümüzdeki aylarda tüketici güveninin nasıl bir seyir izleyeceği konusunda belirleyici görev alacak.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) iş birliğiyle her ay düzenli olarak gerçekleştirdiği Tüketici Eğilim Anketi sonuçları, Temmuz 2025 dönemine ilişkin tüketici güven endeksinin önceki aya kıyasla düşüş gösterdiğini ortaya koydu.
Anket sonuçlarına göre, Haziran 2025’te 85,1 seviyesinde ölçülen tüketici güven endeksi, Temmuz ayında yüzde 1,8 oranında azalarak 83,5 değerine geriledi. Bu seviye, Şubat 2025’ten bu yana kaydedilen en düşük tüketici güven endeksi olarak dikkat çekiyor.
Tüketici Güven Endeksi Nedir?
Tüketici güven endeksi, bireylerin genel ekonomik duruma, kişisel finansal durumlarına ve gelecekteki beklentilerine ilişkin değerlendirmelerini yansıtan önemli bir ekonomik gösterge olarak kabul edilir.
Endeks, tüketicilerin harcama ve tasarruf eğilimlerini ölçmek için kullanılır ve ekonomideki genel güven ortamının bir yansıması olarak değerlendirilir.
100'ün üzerindeki değerler tüketici güveninin arttığını, 100'ün altındaki değerler ise tüketicilerin ekonomiye olan güveninde azalma olduğunu gösterir.
Endeksteki Son Düşüş Ne Anlama Geliyor?
Temmuz ayında gerçekleşen 1,8 puanlık düşüş, tüketicilerin ekonomik geleceğe dair beklentilerinde temkinli olduklarını ve harcama davranışlarında daha ihtiyatlı bir tutum benimsediklerini gösteriyor.
Özellikle enflasyon, döviz kuru hareketliliği, faiz oranlarındaki değişimler ve iş gücü piyasasına yönelik endişelerin bu düşüşte etkili olduğu düşünülüyor.
Şubat 2025 Seviyesi Tekrar Gündemde
Temmuz ayında kaydedilen 83,5 puanlık endeks seviyesi, 2025 yılı Şubat ayında ölçülen 81,2 puandan sonra en düşük değer oldu.
Şubat ayında yaşanan bu düşük güven seviyesi, ekonomik belirsizliklerin yoğun yaşandığı bir döneme denk gelmişti.
Bu tarihten sonra ise mart ve nisan aylarında endekste toparlanma gözlemlenmişti. Özellikle mayıs ve haziran aylarında yaşanan artışlar, tüketici güveninde geçici bir iyileşmenin yaşandığına işaret etmişti.
Haziran ayında ulaşılan 85,1 puanlık seviye ise yılın en yüksek ikinci değeriydi. Ancak Temmuz ayındaki düşüş, bu olumlu tabloyu gölgede bırakmış görünüyor.
Anketin İçeriği ve Alt Kalemleri
Tüketici eğilim anketi kapsamında dört temel gösterge üzerinden endeks oluşturuluyor:
Hanenin mevcut dönemdeki maddi durumu
Gelecek 12 aylık dönemde hanenin maddi durum beklentisi
Gelecek 12 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi
Gelecek 12 ayda dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi
Temmuz ayında bu alt kalemlerin çoğunda düşüş yaşandığı gözlemlendi. Özellikle genel ekonomik durum beklentilerindeki zayıflama dikkat çekti.
Bu durum, tüketicilerin enflasyonla mücadele, gelir düzeyindeki değişimler ve iş güvencesi gibi temel konularda kaygılı olduklarını gösteriyor.
Uzmanların Değerlendirmesi
Ekonomi uzmanları, tüketici güven endeksindeki bu gerilemeyi birkaç faktöre bağlıyor. İlk olarak, yılın ikinci yarısında beklenen vergi düzenlemeleri ve fiyat artışları, tüketicilerde geleceğe dönük belirsizlik algısını artırmış durumda.
Ayrıca küresel piyasalarda yaşanan ekonomik dalgalanmalar, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde tüketici güvenini olumsuz etkileyebiliyor.
Finans analisti Dr. Ayşe Korkmaz, “Tüketici güvenindeki düşüş, bireylerin satın alma kararlarını ertelediğini ya da tasarrufa yöneldiğini gösterebilir.
Bu durum, iç talep üzerinde baskı oluşturabilir ve büyüme dinamiklerini zayıflatabilir. Özellikle enflasyonla mücadele sürecinde bireylerin harcama eğilimlerindeki bu gerileme, para politikasının etkinliğini de yakından ilgilendiriyor” değerlendirmesinde bulundu.
Siyasi ve Sosyal Etkiler
Tüketici güven endeksi yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal ve politik gelişmelerin de bir yansıması olarak okunabilir.
Kamuoyunun ekonomi politikalarına olan güveni, hükümetin uyguladığı sosyal destek programlarının etkinliği ve genel yaşam memnuniyeti gibi unsurlar, endeks üzerinde doğrudan etkili olabiliyor.
Son dönemde kamu harcamalarında beklenen kısıtlamalar ve yeni vergi paketleri gibi kararların da tüketici güvenini törpülemiş olabileceği ifade ediliyor.
Geleceğe Dair Beklentiler
Ekonomi yönetiminin aldığı kararlar ve uygulanan politikaların etkilerinin önümüzdeki aylarda tüketici güveni üzerinde belirleyici olacağı öngörülüyor.
Özellikle yılın son çeyreğine yaklaşırken, ücret artışları, sosyal destek mekanizmaları ve enflasyonla mücadeledeki kararlılık, tüketicilerin beklentilerini doğrudan etkileyecek.
Temmuz ayında kaydedilen bu düşüşe rağmen, tüketici güven endeksinin önümüzdeki aylarda tekrar yukarı yönlü bir seyir izlemesi mümkün.
Ancak bu süreç, makroekonomik istikrarın sağlanması, fiyat istikrarı ve gelir dağılımı gibi temel alanlarda atılacak adımlara bağlı olacak.
TÜİK ve TCMB tarafından hazırlanan Temmuz 2025 tüketici güven endeksi verileri, Türkiye ekonomisinde güven ortamının zayıfladığını ve bireylerin ekonomik geleceğe dair daha temkinli bir yaklaşım benimsediğini ortaya koyuyor.
83,5 seviyesine gerileyen endeks, yılın ilk çeyreğinden bu yana kaydedilen en düşük değeri temsil ediyor. Bu durum, ekonomi yönetimi açısından dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Endekste yaşanan bu düşüşün geçici mi yoksa kalıcı mı olacağı, ekonomik ve sosyal politikaların etkinliğiyle yakından ilişkili olacak.
Ekonomik güvenin yeniden tesis edilmesi, yalnızca makro göstergelerle değil, toplumun tüm kesimlerinin hissedebileceği bir refah artışıyla mümkün olabilecek.