Ozan elektronik para A.Ş.’ ye kayyum atandı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasa dışı bahis, tefecilik ve kara para aklama iddiaları kapsamında geniş çaplı bir operasyon başlattı.

Ozan elektronik para A.Ş.’ ye kayyum atandı

Soruşturma neticesinde Ozan Elektronik Para A.Ş.’ye Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kayyum atanırken, şirketin mal varlıkları üzerinde de önemli adımlar atıldı.

Yapılan incelemeler sonucunda toplamda 402 milyon TL değerindeki mal varlığına el konuldu. Operasyon, finans dünyasında ve elektronik ödeme sistemleri sektöründe ciddi yankılar uyandırdı.

Soruşturma, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatıldı ve özellikle yasa dışı bahis faaliyetlerinin önüne geçilmesi, finansal sistemin güvenliğinin sağlanması ile suç gelirlerinin aklanmasının engellenmesi hedeflendi.

Yetkililer, Ozan Elektronik Para A.Ş.’nin bazı faaliyetlerinin mevzuata aykırı olduğu yönünde ciddi şüpheler oluştuğunu belirtti.

Operasyon, hem şirketin işleyişine müdahale edilmesini hem de suç şüphesi taşıyan kişi ve varlıkların kontrol altına alınmasını kapsadı.

Ozan elektronik para’ ya kayyum atandı

Operasyonun Başlatılması ve Amaçları

Savcılık yetkilileri, operasyon kapsamında elektronik para ve ödeme sistemlerinin detaylı bir şekilde incelendiğini ve yasa dışı bahisden elde edilen gelirlerin tespit edildiğini açıkladı.

Ayrıca tefecilik ve para aklama iddialarının da soruşturmanın odak noktalarından biri olduğu ifade edildi.

Bu tür suçlar, hem bireysel mağduriyetlere hem de finansal sistemin istikrarına ciddi zararlar verebildiği için yetkililer tarafından titizlikle takip ediliyor.

Ozan elektronik para’ ya kayyum atandı

Kayyum Atanması ve TMSF’nin Görevi

Soruşturma sürecinde, Ozan Elektronik Para A.Ş.’nin yönetim ve denetim mekanizmalarının devre dışı bırakılması amacıyla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyum olarak atandı.

TMSF, finansal kurumların ve şirketlerin hukuk ve mevzuat çerçevesinde yönetilmesini sağlamak, olası suiistimalleri engellemek ve alacaklıların haklarını korumakla yetkili.

Bu çerçevede kayyum ataması, şirketin günlük operasyonlarını kontrol altına almak ve olası yasa dışı işlemlerin önüne geçmek için kritik bir adım olarak değerlendirildi.

TMSF kayyumunun atanmasıyla birlikte şirketin mali işlemleri, nakit akışı ve varlıkları yakından izlenmeye başlandı.

Bu süreç, sadece şirketin iç işleyişini denetlemekle kalmayıp aynı zamanda suç gelirlerinin izlenmesini ve tespit edilmesini de kolaylaştırıyor. Yetkililer, kayyum sürecinin şeffaf ve etkin bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı.

Baskınlar ve Gözaltılar

Operasyon kapsamında yapılan eş zamanlı baskınlarda 10 şüpheli gözaltına alındı. Gözaltına alınan kişiler, yasa dışı bahis, para aklama ve tefecilik suçlarıyla ilişkili olarak sorgulanıyor. Yetkililer, şüphelilerin ifade işlemleri ve delil incelemelerinin devam ettiğini belirtti.

Baskınlar sırasında ele geçirilen belgeler ve dijital materyaller, soruşturmanın seyrini belirleyecek nitelikte.

Bu deliller, hem şirket içindeki yasa dışı faaliyetlerin detaylarını ortaya koymak hem de suç gelirlerinin hangi yollarla aklandığını tespit etmek açısından kritik önem taşıyor.

Yetkililer, soruşturmanın hassasiyetle yürütüldüğünü ve olayla bağlantılı diğer kişi ve kurumların da tespit edilmesinin hedeflendiğini açıkladı.

Mali Boyut ve El Konulan Varlıklar

Operasyon sonucunda, Ozan Elektronik Para A.Ş.’nin toplam 402 milyon TL değerindeki mal varlığına el konuldu.

Bu varlıklar arasında nakit paralar, elektronik ödeme hesapları ve çeşitli taşınmazlar bulunuyor. Yetkililer, el konulan varlıkların ilerleyen süreçte soruşturmanın gidişatına göre değerlendirileceğini belirtti.

Mali boyut, operasyonun önemini bir kez daha ortaya koyuyor. 402 milyon TL’lik varlık, hem yasa dışı bahis gelirlerinin büyüklüğünü hem de şirketin finansal işlemlerinin kapsamını gösteriyor.

Bu miktarın denetim altına alınması, ileride oluşabilecek mali mağduriyetlerin önlenmesi açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.

Yasa dışı bahis, para aklama ve tefecilik gibi suçlarla mücadele, finansal sistemin güvenliği ve toplumun ekonomik istikrarı açısından büyük önem taşıyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı bu operasyon, elektronik para sektöründe kurumsal şeffaflığın sağlanması ve suç gelirlerinin izlenmesi açısından örnek niteliğinde bir adım olarak değerlendiriliyor.

Kayyum ataması ve mal varlığına el konulması süreci, şirketin hukuk çerçevesinde denetlenmesini sağlayacak ve suç şüphesi taşıyan işlemlerin ortaya çıkarılmasına katkıda bulunacak.

Yetkililer, soruşturmanın titizlikle devam ettiğini ve benzer yasa dışı faaliyetlerle mücadelede kararlılıklarının sürdüğünü vurguluyor.

Önümüzdeki dönemde, gözaltına alınan şüphelilerin ifadeleri ve delil incelemeleri ile birlikte operasyonun sonuçları daha net bir şekilde ortaya çıkacak.

Finans dünyası ve elektronik ödeme sistemleri sektörü, bu gelişmeleri yakından takip ediyor ve operasyonun sektörel etkileri uzun vadede değerlendirilecek.

İstanbul’da sabah saatlerinde gerçekleştirilen kapsamlı bir operasyon kapsamında, “Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma”, “Yasa Dışı Bahis”, “Tefecilik” ve “Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığını Aklama” suçlamalarıyla toplam 10 şüpheli gözaltına alındı.

Operasyonda gözaltına alınan şüpheliler arasında şirketin yönetiminde kritik rol oynayan ana unsurların da yer aldığı belirtildi.

Soruşturmayı yürüten ekipler, şüphelilere ait 7 şirkete, 3 konuta, 5 arsa ve 4 araca el koydu. Bu varlıkların toplam değerinin 402 milyon TL civarında olduğu bildirildi.

Yetkililer, söz konusu varlıkların, suç gelirlerinin izini sürmek ve suç şebekesinin mali yapısını çözmek açısından kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.

Para Aklama Yöntemleri ve Yasa Dışı Bahis Gelirleri

Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), Merkez Bankası raporları ve bağımsız denetim incelemelerine göre, Ozan Elektronik Para A.Ş.’nin yasa dışı bahis gelirlerini “meşru ticari işlem” görünümü altında akladığı belirlendi.

Soruşturma raporları, yüksek riskli Libya ve Irak menşeli kartlarla gerçekleştirilen ödemelerin sanal POS cihazları üzerinden engellenmeden işlendiğini ortaya koydu.

Aynı kartların kısa aralıklarla farklı üye işyerlerinde kullanılması, uzmanlar tarafından “POS tefeciliği” olarak nitelendirildi.

Bu yöntemle, şüphelilerin suç gelirlerini hızla finansal sisteme soktuğu ve kara para aklamanın klasik yöntemlerini kullanarak işlemleri meşrulaştırdığı tespit edildi.

Buna ek olarak, şirketin sahibi Ozan Özerk’in ortağı olduğu Aveon Global Sigorta A.Ş. üzerinden de yasa dışı gelirlerin sigorta primi adı altında aktarımı sağlandı.

Londra merkezli Aveon Global Holding’in kontrolünde yürütülen bu yapı, suç gelirlerini uluslararası finansal sisteme sokarak aklama sürecini daha da karmaşık hale getirdi.

Kayyum Ataması ve Şirketin Mali Yapısının Korunması

İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, operasyon sonrası yaptığı değerlendirmede, delillerin karartılmasını önlemek ve şirketin mali yapısının zarar görmesini engellemek amacıyla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nu (TMSF) kayyum olarak atadı.

Kayyum kararı, şüpheli şirketlerin faaliyetlerini denetim altına almak ve soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesini sağlamak için kritik bir adım olarak değerlendirildi.

Bu tür kayyum atamaları, benzer soruşturmalarda Papara ve diğer elektronik para kuruluşlarında da uygulanmış bir yöntem olarak öne çıkıyor.

Yetkililer, bu yaklaşımın hem suç gelirlerinin izlenmesini kolaylaştırdığını hem de finansal sistemdeki olası manipülasyonları önlediğini ifade ediyor.

Operasyonun Önemi ve Toplam Varlıklar

Operasyonun ardından el konulan varlıklar arasında 7 şirket, 3 konut, 5 arsa ve 4 araç bulunuyor. Yetkililer, bu varlıkların toplam değerinin yaklaşık 402 milyon TL olduğunu açıkladı.

Soruşturma ekipleri, bu varlıkların incelenmesinin, suç gelirlerinin kaynağını ve şebekenin faaliyet ağını çözmede kritik rol oynadığını belirtti.

Özellikle yüksek riskli Libya ve Irak menşeli kartlarla yapılan işlemler, sanal POS cihazları aracılığıyla engellenmeden gerçekleştirilmiş.

Aynı kartların kısa süre içinde farklı üye işyerlerinde kullanılması, “POS tefeciliği” uygulamasının bir göstergesi olarak değerlendirildi.

Bu yöntem, şüphelilerin kara parayı hızlı bir şekilde aklamasına ve finansal sistemi manipüle etmesine imkan tanıdı.

Uluslararası Bağlantılar ve Sigorta Üzerinden Para Aklama

Araştırmalar, şirketin sahibi Ozan Özerk’in ortağı olduğu Aveon Global Sigorta A.Ş. ve Londra merkezli Aveon Global Holding yapılarının, uluslararası finansal ağları kullanarak para aklama sürecini kolaylaştırdığını ortaya koydu.

Sigorta primleri üzerinden gerçekleştirilen para akışı, suç gelirlerinin meşru işlem görünümü kazanmasını sağladı.

Yetkililer, bu tür yapıların uluslararası boyutta koordineli bir şekilde çalıştığını ve suç gelirlerinin finansal sisteme dahil edilmesinde önemli görev aldığını ifade ediyor.

Bu nedenle kayyum ataması, sadece Türkiye içindeki varlıkları korumakla kalmıyor, aynı zamanda uluslararası mali bağlantıların denetlenmesini de sağlıyor.

Soruşturmanın Devamı

İstanbul’daki operasyon, suç örgütlerinin elektronik para ve sigorta sektörlerini nasıl kullanabileceğini gözler önüne serdi.

MASAK ve diğer denetim kurumları, operasyon sonrası raporlarını titizlikle inceleyerek suç gelirlerinin kaynağını ve akışını takip ediyor.

Kayyum atamasıyla birlikte şirketlerin mali kayıtları denetim altında tutuluyor ve soruşturmanın ilerleyen aşamalarında yeni gözaltılar veya el koyma kararlarının da gündeme gelmesi olası.

Bu operasyon, Türkiye’de yasa dışı bahis, tefecilik ve para aklama gibi suçlarla mücadelede atılan önemli adımlardan biri olarak kayda geçti.

Yetkililer, benzer suç örgütlerinin elektronik para şirketleri üzerinden faaliyet göstermesinin önüne geçmek için denetimleri artıracaklarını ve uluslararası finansal bağlantıları izlemeye devam edeceklerini açıkladı.