İstanbul Altın Rafinerisi operasyonunda 20 tutuklama! İfade işlemleri tamamlandı
Hileli yollarla kamu zararına yol açtığı iddia edilen İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. soruşturmasında, savcılık 20 şüpheliyi 'Suç örgütü kurmak ve dolandırıcılık' suçlarından tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti. Sevk edilen 20 şüpheli de tutuklandı.

İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. ve ilişkili şirketlerin yetkililerine yönelik yürütülen soruşturmada savcılık aşaması tamamlandı. Yürütülen soruşturma kapsamında, hileli yollarla devlet desteği alarak örgütlü bir şekilde kamu zararına yol açtığı iddia edilen şirket yetkilisi toplam 23 şüphelinin savcılık ifadeleri tamamlandı.
ÖRGÜTLÜ SUÇ VE KAMU ZARARI İDDİASI
İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. ve bağlantılı şirketlerin yetkilileri hakkında, “Hileli yollarla devlet desteği alarak örgütlü bir şekilde kamu zararına yol açtığı” iddiasıyla başlatılan soruşturma, yargı mercileri tarafından detaylı bir şekilde inceleniyor. Soruşturmada ifadesi alınan toplam 23 şüpheliden 20’si hakkında, ağır suç iddiaları nedeniyle tutuklama talep edildi. Savcılık kaynaklarından edinilen bilgiye göre, bu 20 şüpheli, ‘Suç örgütü kurmak, suç örgütüne üye olmak ve Kamu zararına dolandırıcılık’ suçlarından tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi.
20 KİŞİ TUTUKLANDI!
Soruşturmanın sonunda, 20 şüpheli hakkında tutuklama talep edilirken, geri kalan şüphelilerden 2’si adli kontrol şartıyla Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Soruşturmada adı geçen bir şüpheli ise savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Böylece, İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. soruşturması, 20 şüpheli için tutuklama, 2 şüpheli için adli kontrol ve 1 şüpheli için serbest bırakılma talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine intikal etti.
Tutuklama talep edilen 20 isim de tutuklanarak cezaevine gönderildi.
NE OLMUŞTU?
Başsavcılıkça yürütülen soruşturmada, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından "Firmaların Yurt Dışı Kaynaklı Dövizlerinin Türk Lirasına Dönüşümünün Desteklenmesi Hakkında Tebliğine İlişkin Uygulama Talimatı" yayımlandığı, bu talimat kapsamında, devletin ihracat yaparak ülkeye döviz girişi sağlayan şirketlere, döviz tutarı üzerinden yüzde 3 destek verdiği ancak bu kapsamda bazı kişilerin devletin sunduğu desteği almak için altın madenini yasal çerçevede şirketler üzerinden yurt dışından ithal ettiği belirlenmişti.
Şirketlerin ithal ettiği altın madenini ülkede bulunan altın ocaklarında erittiği, eritilen altının, asit solüsyonlarla karıştırarak işlenmiş olarak gösterildiği, bu şekilde ortaya çıkan kıymetli maden bileşenlerinin, yurt dışına yasal olarak çıkarıldığı, bunun üzerinden döviz kazancı sağlandığı iddia edilmişti.
Soruşturma kapsamında, İAR AŞ sahibi Özcan Halaç, İAR Genel Müdürü Ayşen Esen, İAR Muhasebe Müdürü Nasuh Göçmen, İAR Pazarlama Müdürü Serdar Saraç ve eşi Halk Bankası çalışanı Betül Saraç, İAR çalışanı Erkam Halaç, Gram Altın Kıymetli Madenler Rafineri San. Tic. AŞ çalışanı Bülent Halaç, Gram Altın Kıymetli Madenler Rafineri San. ve Tic. AŞ Müdürü Erman Dönmez, Yalçıntaş Kıymetli Madenler Tic. Ltd. Şti. çalışanı İbrahim Sontur, Kuyumcukent Enerji Üretim ve İşletme AŞ Müdürü Mehmet Bora Tütüncüoğlu ve İstanbul Gümüş Rafinerisi AŞ İşletme Müdürü Cenk Kocatüfek'in devletin sunduğu yüzde 3 desteği almak için kendileri ve söz konusu şirketlerin çalışanı olan 30 kişinin üzerine 24 yeni şirket kurduğu öne sürülmüştü.
Bu şirketler üzerinden kıymetli metaller ve altın bileşenleri adı altında toplam 543 milyon 634 bin 253 dolar ihracat tutarı üzerinden yüzde 3 devlet desteği alarak, belirli organizasyon ile sistemli olarak devleti 12 milyon 537 bin 560 dolar zarara uğrattıkları tespit edilen soruşturmada, bu işlemleri yapan 24 şirket ile şirketlerin sahibi ve çalışanı olan 24 şüpheli belirlenmişti.
Şüpheliler hakkında "1211 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Kanunu ve Bunun Tebliğlerine Muhalefet", "4749 Sayılı Kamunun Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna Muhalefet", "1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanuna Muhalefet" suçlarından gözaltı kararı verilmişti.
Savcılığın gözaltı kararının ardından İstanbul İl Jandarma Komutanlığınca İstanbul'da 12 ilçede düzenlenen eş zamanlı operasyonda 21 zanlı gözaltına alınmıştı.
Devam eden çalışmalarda firari durumdaki 3 kişi daha yakalanmıştı.