IMF’den Türkiye’ye övgü: Enflasyon yavaşlıyor, büyüme sürüyor

Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye ekonomisine ilişkin son değerlendirmelerini açıkladı. Kurum, kısa vadede Türkiye ekonomisinin büyüme performansının sağlam kalmaya devam etmesini beklediğini ve enflasyonun kademeli olarak düşme eğiliminde olduğunu belirtti.

IMF’den Türkiye’ye övgü: Enflasyon yavaşlıyor, büyüme sürüyor

IMF’nin raporunda, Türkiye’nin uyguladığı ihtiyatlı ekonomik politikaların, finansal istikrar ve ekonomik büyüme açısından önemli başarılar sağladığı vurgulandı.

IMF: Türkiye’de Enflasyon yavaş, büyüme güçlü

IMF’den Türkiye Ekonomisine İyimser Bakış: Enflasyon Kademeli Olarak Düşmeye Devam Ediyor

Rapora göre, Türkiye ekonomisi, global ekonomik belirsizlikler ve yüksek enflasyon gibi zorluklara rağmen, dirençli bir performans sergiliyor.

IMF, ülkenin mali ve para politikalarında aldığı önlemlerin, hem makroekonomik istikrarın korunmasına hem de uzun vadeli büyüme hedeflerinin desteklenmesine yardımcı olduğunu ifade etti.

Özellikle enflasyonun kademeli olarak düşüş göstermesi, Türkiye ekonomisi için kritik bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

IMF: Türkiye’de Enflasyon yavaş, büyüme güçlü

Enflasyon ve Fiyat İstikrarı

IMF’nin değerlendirmesinde en dikkat çekici noktalar arasında enflasyonun seyri yer alıyor. Kurum, Türkiye’de tüketici fiyatlarının önümüzdeki dönemlerde de kademeli olarak düşmeye devam etmesini bekliyor.

Bu durum, özellikle hane halkı ve işletmelerin ekonomik planlama ve yatırım kararları açısından olumlu bir zemin yaratıyor.

IMF’ye göre, enflasyonda gözlenen düşüş eğilimi, uygulanan para politikalarının etkinliğini gösterirken, ekonomik aktörlerin güvenini artırıyor.

Raporda, merkez bankasının uyguladığı politika faizlerinin ve makro ihtiyati önlemlerin enflasyonla mücadelede belirleyici rol oynadığı ifade ediliyor.

IMF, Türkiye’nin fiyat istikrarını sağlama konusunda attığı adımların, ekonomik büyümeyi de destekleyici nitelikte olduğunu belirtiyor.

Bu kapsamda, enflasyonun yavaş yavaş kontrol altına alınması, hem iç tüketimi hem de yatırım ortamını olumlu etkileyen bir gelişme olarak öne çıkıyor.

IMF: Türkiye’de Enflasyon yavaş, büyüme güçlü

Büyüme Performansı ve Ekonomik Dayanıklılık

IMF, Türkiye’nin ekonomik büyüme performansını kısa vadede güçlü bulduğunu da raporunda paylaştı. Kurum, ihracat, sanayi üretimi ve hizmet sektörlerindeki gelişmelerin, büyümenin devam etmesine katkı sağladığını vurguluyor.

Ayrıca, Türkiye’nin küresel ekonomik dalgalanmalara karşı gösterdiği dayanıklılık, IMF tarafından olumlu bir işaret olarak değerlendiriliyor.

Raporda, büyümenin sürdürülebilir olması için dikkat edilmesi gereken noktalar da yer alıyor. IMF, yapısal reformların ve yatırım ortamının iyileştirilmesinin, uzun vadede ekonomik istikrarı ve refahı artırmak açısından önemli olduğunu belirtiyor.

Özellikle dijitalleşme, enerji verimliliği ve ihracat kapasitesinin artırılması gibi alanlarda atılacak adımlar, Türkiye ekonomisinin büyümesini destekleyebilir.

IMF: Türkiye’de Enflasyon yavaş, büyüme güçlü

Mali Politikalar ve İhtiyatlı Yaklaşımın Önemi

IMF değerlendirmesinde, Türkiye’nin uyguladığı mali politikaların ekonomiyi istikrara kavuşturma açısından kritik bir görev aldığını vurguluyor.

Kamu harcamalarının dikkatli planlanması, bütçe disiplininin korunması ve borç yönetiminin etkin şekilde yürütülmesi, Türkiye’nin makroekonomik istikrarını güçlendiren unsurlar arasında gösteriliyor.

Raporda ayrıca, ekonomik politikalarda ihtiyatlı bir yaklaşımın benimsenmesinin, krizlere karşı kırılganlığı azaltan bir faktör olduğu belirtiliyor.

IMF, Türkiye’nin bu politikaları sayesinde hem yatırımcı güvenini artırdığını hem de iç talep ve üretim dengesini sağladığını ifade ediyor.

IMF: Türkiye’de Enflasyon yavaş, büyüme güçlü

Geleceğe Yönelik Beklentiler

IMF, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde büyümesini sürdürmesini ve enflasyonun düşüş trendini devam ettirmesini öngörüyor.

Kurum, bu süreçte ekonomik politikaların temkinli bir şekilde uygulanmasının, finansal istikrarın korunması ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtiyor.

Raporda, kısa vadeli iyimserlik kadar, uzun vadeli stratejilerin de altı çiziliyor. Yapısal reformlar, üretken yatırımlar ve teknolojik gelişmeler, Türkiye ekonomisinin hem büyüme hem de istikrar açısından sağlam bir temel oluşturmasını sağlayacak.

IMF, bu politikaların kararlılıkla uygulanmasının, Türkiye’nin ekonomik performansını global belirsizliklerden bağımsız olarak güçlendireceğini ifade ediyor.

IMF’nin raporu, Türkiye ekonomisine yönelik temkinli iyimserliği ortaya koyuyor. Enflasyonun kademeli düşüş göstermesi, ekonomik büyümenin sağlam kalması ve uygulanan ihtiyatlı politikaların olumlu sonuçları, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde istikrarlı bir şekilde ilerleyebileceğine işaret ediyor.

Kurum, bu sürecin başarıyla devam etmesi için ekonomik politikaların dikkatli bir şekilde yürütülmesi gerektiğini vurguluyor.

Fon, 4. Madde kapsamındaki danışmanlık ziyaretinin ardından IMF personelinin ülkeye gerçekleştirdiği incelemelerin ön bulgularını paylaştı.

Yapılan açıklamada, Türkiye’nin büyümeyi koruma hedefiyle enflasyonu düşürme taahhüdünün önemli başarılar sağladığı vurgulandı.

Bu başarılar arasında enflasyonun kademeli olarak azalması, Türk lirasına olan güvenin artması ve rezervlerin güçlenmesi öne çıktı.

IMF yetkilileri, büyümenin güçlü bir şekilde devam ettiğini ve ekonomik risklerin geçen yıla kıyasla azalmış olsa da hâlâ yüksek seviyelerde bulunduğunu belirtti. Açıklamada, bu başarıda güçlü politikaların kritik rol oynadığı ifade edildi.

Özellikle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) reel faiz oranlarını yüksek tutmak ve finansal riskleri kontrol altına almak için çeşitli araçlar kullanması, bu sürecin kilit unsurları olarak gösterildi.

Ayrıca, bütçe açığındaki bu yıl kaydedilen azalışın enflasyonun dizginlenmesine katkı sağladığına dikkat çekildi.

Bununla birlikte, IMF açıklamasında dezenflasyon sürecinin yavaş ilerlemesinin, ekonomiyi yatırımcı davranışları, küresel risk iştahı ve enerji fiyatları gibi dış şoklara karşı hâlâ savunmasız bıraktığı belirtildi.

Bu gecikmenin, ekonomik istikrar açısından somut maliyetler ve riskler oluşturduğu ifade edildi. Bu nedenle, daha istikrarlı ve sürdürülebilir bir ekonomik yola geçişin önceliklerinin belirlenmesi gerektiği vurgulandı.

IMF, bu doğrultuda maliye politikalarının gelir odaklı sıkılaştırılması, para politikasının daha sıkı tutulması ve ihtiyatlı gelir politikalarının uygulanması gerektiğini açıkladı.

Açıklamada, bu politika karışımının kısa vadede ekonomik büyümeyi yavaşlatabileceği, ancak işgücü ve ürün piyasalarının etkinliğini artırmaya, rekabetçiliği geliştirmeye ve kapsayıcılığı desteklemeye yönelik yapısal reformlar ile en savunmasız kesimlere yönelik önlemlerin bu olumsuz etkileri dengeleyebileceği ifade edildi.

Böylelikle Türkiye’nin büyüme potansiyeli yükseltilebilecek ve büyümenin daha kapsayıcı hale gelmesi sağlanabilecekti.

IMF, ekonomik göstergelere dair de değerlendirmelerde bulundu. Bütçe açığındaki düşüş, enflasyondaki azalma, pozitif reel faiz oranları, Türk lirasına olan güvenin artması, büyüme performansı, cari açık ve rezervlerdeki iyileşmeler gibi göstergeler örnek olarak sunuldu.

Açıklamada, “İhtiyatlı ekonomik politikalar önemli başarılar sağladı” ifadesi ile Türkiye’nin izlediği ekonomik stratejilerin olumlu etkisine dikkat çekildi.

Kısa vadeli beklentilerle ilgili olarak IMF, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) büyümesinin güçlü kalmaya devam etmesini ve enflasyonun kademeli olarak düşmesini öngördü.

Özellikle bu yıl ülke ekonomisinin yaklaşık yüzde 3,5 oranında büyümesinin beklendiği belirtildi. 2026’da ise düşen politika faizleri ve daha esnek mali politikaların talebi destekleyeceği, bunun sonucunda artan yatırım ve tüketimin büyümeyi yüzde 3,7 seviyesine çıkaracağı vurgulandı.

Enflasyonla ilgili projeksiyonlarda, 2025 sonu itibarıyla enflasyonun yüzde 33 civarında olmasının beklendiği belirtildi.

Açıklamada, ılımlı ücret artışları ve enflasyonun düşüşüyle birlikte azalan ataletin enflasyonu kademeli şekilde aşağı çekmesinin öngörüldüğü ifade edildi.

IMF, enflasyonu TCMB’nin hedefleri ile uyumlu hale getirmek ve ekonominin şoklara karşı dayanıklılığını artırmak için ek politika çabalarının gerektiğini belirtti.

Dezenflasyon sürecinin hızlandırılması ve risklerin azaltılması açısından, mali konsolidasyonun sürdürülmesinin önemine işaret edildi.

Gelir artırıcı önlemler ve harcama kesintilerinin bu çerçevede kritik adımlar olduğu vurgulandı. Öte yandan, TCMB’nin para politikası çerçevesinin önemli başarılar sağladığı, ancak mevcut ortamın zorlu olduğu ve çok sayıda aracın kullanımının hem TCMB’nin iletişimini hem de enflasyon beklentilerinin oluşumunu karmaşık hale getirdiği belirtildi.

IMF açıklamasında, TCMB’nin enflasyon hedeflerine ulaşabilmesi için politika faizine odaklanan ve yüksek reel faiz oranlarını destekleyen bir çerçevenin şart olduğu ifade edildi.

Ayrıca kur politikasının, enflasyon beklentilerini bozabilecek aşırı dalgalanmaları yumuşatmaya odaklanması gerektiği vurgulandı.

Finans sektörünün sağlıklı bir şekilde faaliyet göstermeye devam ettiği belirtilen açıklamada, yetkililerin piyasa stresi durumunda hızlı ve kararlı biçimde müdahale edebilme kabiliyetinin öne çıktığı ifade edildi.

Risklerin genel olarak azalmış olsa da döviz likiditesi risklerinin yakından izlenmesi gerektiği, yetkililerin denetim çerçevelerini güçlendirme yönündeki çabalarına devam etmesi gerektiği kaydedildi.