Enflasyon yavaşladı, kira ve petrol fiyatları tırmandı
Türkiye ekonomisinde son dönemde dikkatle izlenen başlıca göstergelerden biri olan enflasyon oranları, haziran ayında beklentilerin altında kalarak sürpriz yarattı.

Özellikle küresel piyasalarda petrol fiyatlarının riskler nedeniyle yükseliş göstermesine rağmen, Türkiye’de tüketici fiyatları artışı beklenenden daha sınırlı gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, haziran ayında aylık bazda enflasyon artışı yüzde 1,35 oldu.
Bu oran, piyasa beklentilerinin ve ekonomist tahminlerinin altında kalarak enflasyonla mücadelede olumlu bir sinyal olarak değerlendirildi.
Yıllık bazda bakıldığında ise enflasyon yüzde 35,05 seviyesine gerileyerek son 2,5 yılın en düşük seviyesine indi.
Böylelikle Kasım 2021’den bu yana görülen en düşük yıllık enflasyon rakamı kaydedilmiş oldu. Bu gerileme, özellikle temel mal grubundaki fiyat artışlarının yavaşlamasıyla desteklenirken, hizmet sektöründeki fiyat artışlarının hız kazanması dikkat çekti.
Mal grubu enflasyonu son iki yılın en düşük seviyelerine inerken, hizmet grubunda fiyat baskılarının halen güçlü olduğu gözlemlendi.
Haziran ayında dünya genelinde yaşanan siyasi ve askeri gerilimler, özellikle Orta Doğu ve Rusya-Ukrayna hattındaki gelişmeler, petrol fiyatlarının yükselmesine yol açtı.
Brent petrol fiyatları haziran ayında dalgalı bir seyir izleyerek zaman zaman 85 dolar seviyesinin üzerine çıktı.
Bu durumun akaryakıt fiyatları üzerinden Türkiye’deki tüketici fiyatlarına da yansıması bekleniyordu. Ancak akaryakıt kalemindeki artışların sınırlı kalması, genel enflasyon üzerinde beklenenden daha az baskı yarattı.
Öte yandan gıda fiyatlarında mevsimsel etkilerle birlikte kısmi bir gerileme yaşanması da aylık enflasyonun düşük gelmesinde etkili oldu.
Özellikle sebze ve meyve fiyatlarındaki düşüş, tüketici fiyat endeksini aşağı çeken önemli faktörlerden biri olarak öne çıktı.
Mal ve Hizmet Enflasyonu Farklı Yönlerde İlerliyor
Haziran ayında en dikkat çekici gelişmelerden biri de mal ve hizmet gruplarındaki enflasyon dinamiklerinin farklı yönlerde seyretmesi oldu. Temel mallarda fiyat artış hızı önemli ölçüde yavaşlarken, hizmet sektöründe artış eğilimi sürdü.
Mal enflasyonundaki yavaşlamanın arkasında döviz kurundaki görece istikrar ve üretici fiyatlarındaki baskının hafiflemesi gibi etkenler yer alıyor.
Özellikle otomobil, beyaz eşya ve tekstil gibi kalemlerde fiyat artışlarının duraklaması tüketicilere kısmen rahatlama sağladı.
Buna karşın hizmet sektöründe ise fiyat artışları dikkat çekici düzeyde yüksek seyretti. Konut kiraları, ulaştırma hizmetleri, eğlence-kültür harcamaları ve lokanta-otel gibi kalemlerde enflasyon baskısı devam etti.
Uzmanlara göre hizmet enflasyonunun yüksek seyretmesi, özellikle talep yönlü unsurların halen güçlü olduğunu ve maliyet geçişkenliğinin bu alanda sürdüğünü gösteriyor.
Merkez Bankası'nın Faiz İndirimi Beklentisi Güçleniyor
Haziran enflasyon verisinin beklenenden düşük gelmesi, ekonomi çevrelerinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) önümüzdeki dönemde faiz indirimine gidebileceği yönündeki beklentileri artırdı.
Son aylarda enflasyonun kontrol altına alınmasıyla birlikte politika faizinde mevcut yüksek seviyelerin sürdürülebilirliği tartışma konusu olmuştu. Haziran verileriyle birlikte bu tartışmalar yeniden alevlendi.
Uzmanlara göre Merkez Bankası, mevcut enflasyon eğilimi sürdüğü takdirde yılın üçüncü çeyreğinde faiz indirimi için daha fazla alan bulabilir.
Özellikle yıllık enflasyon oranının yüzde 35 seviyesine gerilemesi, politika faizinin mevcut seviyesinin reel anlamda daha yüksek kalmasına yol açıyor. Bu durum, para politikasında gevşeme yönünde adım atılması ihtimalini güçlendiriyor.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken temel unsur, hizmet enflasyonundaki ısrarlı yükseliş ve beklentilerin henüz tam anlamıyla kontrol altına alınamamış olması.
TCMB’nin enflasyonun bileşenlerini yakından izleyerek temkinli bir adım atması bekleniyor. Hızlı ya da agresif bir faiz indirimi yerine kademeli ve veriye dayalı bir politika değişikliği öngörülüyor.
Uzman Görüşleri: Temkinli İyimserlik
Ekonomi uzmanları haziran enflasyon verilerini genel olarak olumlu karşılarken, temkinli bir iyimserlik vurgusu yapıyor.
Özellikle baz etkisinin katkısıyla enflasyonun yılın ikinci yarısında düşüş trendini sürdürebileceği belirtiliyor.
Ancak hizmet enflasyonu ve küresel piyasalarda yaşanabilecek yeni riskler, bu düşüşün hızını ve kalıcılığını etkileyebilecek unsurlar arasında sıralanıyor.
Ayrıca döviz kuru, dış ticaret açığı ve mali disiplin gibi makroekonomik dengelerin de enflasyon görünümü üzerinde belirleyici olmaya devam edeceği vurgulanıyor.
Merkez Bankası'nın atacağı adımların piyasalar tarafından dikkatle izleneceği ve iletişim stratejisinin önem kazanacağı ifade ediliyor.
Piyasa Etkileri: TL Güç Kazandı, Tahvil Faizleri Düştü
Enflasyon verilerinin ardından finansal piyasalarda olumlu tepkiler gözlendi. Türk lirası, döviz kurları karşısında bir miktar değer kazanırken, özellikle tahvil piyasasında faiz oranlarında gerileme yaşandı.
10 yıllık devlet tahvili faizleri yüzde 25 seviyesinin altına inerken, borsa endeksi de olumlu bir seyir izledi.
Piyasalarda faiz indirimi beklentisi satın alınmaya başlanırken, yatırımcıların temkinli davranmaya devam ettiği görülüyor.
Yılın geri kalanında enflasyon verilerinin yanı sıra Merkez Bankası’nın toplantılarında vereceği mesajların yön belirleyici olacağı tahmin ediliyor.
Faiz İndirimi Kapıda mı?
Haziran ayında açıklanan enflasyon verileri, Türkiye ekonomisinde enflasyonla mücadelede önemli bir dönemeç olarak değerlendiriliyor.
Aylık enflasyon artışının beklentilerin altında kalması ve yıllık oranın son yılların en düşük seviyesine gerilemesi, para politikasında yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.Ancak Merkez Bankası'nın bu süreçte temkinli ve veri odaklı bir yaklaşım sergilemesi kritik önem taşıyor.
Önümüzdeki dönemde global enerji fiyatları, hizmet sektöründeki fiyat artışları ve iç talep dinamikleri, enflasyonun seyrini belirleyecek temel faktörler olacak.
Bu çerçevede TCMB’nin politika faizinde indirim sürecine girip girmeyeceği, hem veriler hem de küresel ekonomik koşullar doğrultusunda netleşecek.
Haziran enflasyon rakamları Türkiye ekonomisinde kontrollü bir iyileşmeye işaret ederken, Merkez Bankası'nın faiz indirimi süreci için elini güçlendirmiş görünüyor. Ancak bu sürecin dikkatle yönetilmesi ve olası risklere karşı hazırlıklı olunması gerektiği unutulmamalı.
Haziran ayında Türkiye’de enflasyon, taze meyve ve sebze fiyatlarındaki mevsimsel gerilemenin etkisiyle piyasa beklentilerinin hafif altında gerçekleşti.
Aylık bazda yüzde 1,5 artış beklenirken gerçekleşme yüzde 1,37 oldu. Böylece yıllık tüketici enflasyonu, mayıs ayındaki yüzde 35,41 seviyesinden yüzde 35,05’e gerileyerek Kasım 2021’den bu yana görülen en düşük düzeye indi.
Petrol fiyatlarındaki artışın enflasyon üzerindeki etkileri görülürken, özellikle kira artış hızındaki yükseliş dikkat çekti.
Verinin açıklanması öncesinde yüzde 3’ün üzerinde yükselen bankacılık endeksi, veri sonrası kâr satışlarıyla birlikte geriledi ve gün içinde yüzde 1’in üzerinde ekside kaldı.
Uzmanlar, enflasyonun beklenenden düşük gelmesinin yanında son dönemde bankacılık hisselerinde yaşanan hızlı yükselişin de bu düşüşte etkili olabileceğine dikkat çekti.
Ayrıca 24 Temmuz’da yapılacak Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısına ilişkin 300-400 baz puanlık faiz indirimi beklentileri daha fazla dillendirilmeye başlandı.
Hizmet Enflasyonu Hızlanırken Mal Grubunda Son İki Yılın En Düşük Artışı
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan haziran ayı verilerine göre, gıda ve giyim harcamaları hariç tüm ana kalemlerde fiyat artışları gözlendi.
Özellikle hizmet sektöründeki enflasyon mayısta yüzde 1,74 iken haziranda yüzde 2,73’e yükselerek belirgin bir hızlanma gösterdi.
Bu artışın temel kaynakları ulaştırma hizmetleri ve konut kiralarındaki yükselişler oldu. Mal grubu enflasyonu ise yüzde 0,71 artışla Mayıs 2023’ten bu yana en düşük seviyesine geriledi.
Gıda ve alkolsüz içeceklerde ise fiyatlar haziranda yüzde 0,27 oranında düştü. Bu gerilemede en belirleyici faktör taze meyve ve sebze fiyatlarındaki yüzde 1,94’lük düşüş oldu.
Ancak, gıda ve alkolsüz içecekler grubunun manşet enflasyonu düşürücü etkisi yalnızca 0,07 puanda kaldı.
İşlenmiş gıdalarda ise yüzde 0,97’lik artış kaydedildi. Taze meyve ve sebzedeki yıllık enflasyon yüzde 44,72 ile gıda grubunun genel yıllık artışı olan yüzde 30,20’nin oldukça üzerinde gerçekleşti.
Ekmek ve tahıllarda ise haziran ayında yüzde 1,46 zam yapılırken, yıllık enflasyon oranı yüzde 36,59 oldu.
Haziran ayında fiyatı en çok artan ürünler listesinde kahvaltılık tahıllar yüzde 13,02 ile ikinci sırada yer aldı. Alkolsüz içecekler de yaz sezonuna zamlı fiyatlarla başladı.
Kiralarda Hızlanma Devam Ediyor
Alkollü içecekler ve tütün grubunda rakı, viski, votka ve şarap fiyatları yükselirken, biradaki indirim bu kalemde genel fiyat artışını sınırladı.
Giyim ve ayakkabı grubunda ise yüzde 0,27 oranında düşüş yaşandı. Bu grup, haziran ayında da enflasyonu sınırlayan kalemlerden biri oldu ve manşet enflasyonu 0,02 puan azalttı.
Konut grubunda ise su fiyatlarındaki zam ve kiralarda görülen artış etkili oldu. Haziranda konut grubu fiyatları yüzde 2,62 yükselerek manşet enflasyona 0,43 puan katkı yaptı.
Su fiyatları yüzde 4,97 artarken, kiralar haziranda yüzde 3,97 yükselerek şubat ayından bu yana en hızlı artışı kaydetti.
Döviz Kuru Ev Aletlerine Yansıdı
Ev eşyası grubunda döviz kurlarındaki yükselişin etkisiyle fiyatlar haziranda yüzde 2,01 arttı ve bu artış manşet enflasyona 0,15 puanlık katkı yaptı.
Zam şampiyonları listesinde ise fırın ve elektrikli küçük ev aletleri sırasıyla yüzde 5,54 ve yüzde 5,84’lük artışlarla öne çıktı.
Sağlık grubunda yüzde 0,66’lık fiyat artışı manşet enflasyonu 0,03 puan etkilerken, haberleşme grubunda mobil, sabit hat ve internet ücretlerindeki zamlarla birlikte yüzde 1,83’lük artış yaşandı. Haberleşme grubunun manşet enflasyona katkısı 0,06 puan oldu.
Haziran ayında İsrail-İran gerilimi nedeniyle petrol fiyatlarında yaşanan yükseliş ulaştırma grubuna da yansıdı.
Benzin ve motorin fiyatları yüzde 4,13 arttı ve ulaştırma grubunda aylık enflasyon yüzde 2,38 olarak hesaplandı. Bu grubun manşet enflasyona etkisi 0,36 puan oldu.
Ayrıca otoyol geçiş ücretleri, otobüs, uçak ve taksi ücretlerindeki artışlar da ulaştırma grubunu yukarı çekti.
Eğitim grubunda ise özellikle ortaokul ve okul öncesi eğitim ücretlerine gelen yüzde 6’nın üzerindeki zamlar sonucu aylık yüzde 4,48 artış yaşandı. Bu artış manşet enflasyona 0,12 puan katkı sağladı.
Yaz tatili sezonunun başlamasıyla birlikte lokanta ve oteller grubunda fiyatlar yüzde 2,1 oranında artarken, bu kalem manşet enflasyona 0,18 puan katkı yaptı. Otel ve pansiyon fiyatlarındaki yüzde 7,09’luk artış zam şampiyonları arasında yer aldı.
Memur ve Emeklilerin Zam Oranları Netleşti
Haziran ayı verisinin açıklanmasıyla birlikte kamu çalışanları ve emeklilerin maaş artış oranları da belli oldu.
Toplu sözleşme gereği memur ve memur emeklilerine temmuz itibarıyla yüzde 5 zam öngörülürken, yılın ilk altı ayında gerçekleşen yüzde 16,67’lik enflasyon farkı dikkate alındı.
Böylece toplam artış yüzde 15,57 oldu. Aynı dönemde SSK ve Bağ-Kur emeklileri için aylık artış oranı yüzde 16,67 olarak belirlendi.
Bu kapsamda, aile yardımı dahil en düşük memur maaşı 43 bin 726 liradan 50 bin 503 liraya yükseldi. En düşük memur emekli aylığı ise 19 bin 617 liradan 22 bin 671 liraya çıktı.
SSK ve Bağ-Kur kapsamında en düşük emekli aylığı ise 14 bin 469 liradan 16 bin 881 liraya yükseltildi. Söz konusu artışlara bölgesel ödemeler, ek ders, vekalet ücreti, döner sermaye ve yabancı dil tazminatı gibi kalemler dahil edilmedi.
Çekirdek Enflasyon Manşeti Aştı
İşlenmemiş gıda, enerji, alkollü içecekler, tütün ve altın hariç hesaplanan B endeksi çekirdek enflasyonu haziranda aylık yüzde 1,76 artarak manşet enflasyondan daha hızlı yükseldi. Yıllık bazda B endeksi, mayıstaki yüzde 34,81’den haziranda yüzde 34,62’ye geriledi.
Daha dar kapsamlı C endeksi çekirdek enflasyonu ise aylık yüzde 1,93 artarken, yıllık bazda mayıstaki yüzde 35,37’den yüzde 35,64’e yükseldi.
Üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ise haziranda aylık yüzde 2,46 arttı; yıllık artış ise yüzde 24,45 olarak kaydedildi.