Küresel belirsizlik altını taçlandırdı: Gram ve Ons yeni rekorlarda

Küresel piyasalar, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile Çin arasında süregelen ticaret gerilimlerinin yeniden alevlenebileceğine dair endişelerle haftaya dalgalı başladı.

Küresel belirsizlik altını taçlandırdı: Gram ve Ons yeni rekorlarda

Özellikle değerli metaller piyasasında dikkat çeken hareketlilik gözlemlenirken, altının ons fiyatında yukarı yönlü bir seyir oluştu.

Gram altın fiyatı ise yurtiçinde 4200 TL seviyesinin üzerine çıkarak yatırımcıların ilgisini bir kez daha bu güvenli limana çevirdi.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

Ticaret Savaşlarının Yeniden Gündeme Gelmesi

Geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Donald Trump’ın yaptığı açıklamalar, küresel ekonomide yeni bir ticaret savaşı ihtimalini gündeme taşıdı.

Trump, Çin’in daha önce üzerinde mutabakata varılan ön ticaret anlaşmasına sadık kalmadığını ve bu anlaşmayı ihlal ettiğini iddia etti.

Söz konusu açıklamada Trump, özellikle çelik ve alüminyum ürünlerine uygulanan gümrük vergilerinin mevcut yüzde 25 seviyesinden yüzde 50’ye çıkarılabileceğini dile getirdi.

Bu tür açıklamalar, piyasalarda belirsizlik yaratırken, yatırımcılar güvenli liman arayışına yöneldi. Belirsizlik dönemlerinde en fazla tercih edilen yatırım araçlarından biri olan altın, yeniden öne çıktı.

Altının ons fiyatı uluslararası piyasalarda haftaya yükselişle başlarken, Türkiye’de gram altın da tarihi seviyelere ulaştı.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

Altın Neden Güvenli Liman Olarak Görülüyor?

Altın, tarih boyunca ekonomik ve politik belirsizliklerin arttığı dönemlerde yatırımcılar için güvenli bir liman olarak değerlendirildi. Enflasyonist baskıların yükselmesi, merkez bankalarının para politikalarındaki değişiklikler ve küresel ticaret akışlarını etkileyen faktörler altın fiyatlarını doğrudan etkiliyor.

Özellikle ABD ve Çin gibi dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında yaşanan gerilimler, yalnızca bu ülkeleri değil, küresel tedarik zincirlerini de tehdit ediyor.

Bu zincirlerin kırılması durumunda dünya genelinde ekonomik büyüme oranlarında düşüş beklenirken, yatırımcılar belirsizlikten korunmak amacıyla altına yöneliyor.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

ABD-Çin Ticaret Geriliminin Geçmişi

ABD ile Çin arasında yaşanan ticaret anlaşmazlıkları yeni değil. 2018 yılında başlayan ve çeşitli ürünlere karşılıklı olarak uygulanan ek gümrük vergileriyle derinleşen bu kriz, 2020 yılına kadar zaman zaman yumuşamış, zaman zaman ise şiddetlenmişti.

2020 yılında "Birinci Aşama Ticaret Anlaşması" olarak adlandırılan mutabakatla taraflar kısmi bir uzlaşıya varmış olsa da, bu anlaşmanın uygulanması noktasında zaman içinde çeşitli sorunlar yaşandığı biliniyor.

Trump’ın son açıklamaları, bu geçmişe dayanarak yeniden bir gerginliğin kapıda olduğuna işaret ediyor. Bu durum sadece ticaret hacmini değil, aynı zamanda küresel finans piyasalarının dengesini de tehdit ediyor.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

Türkiye’de Altın Fiyatlarındaki Yükseliş

Küresel piyasalardaki altın fiyatlarının yükselmesi Türkiye'de gram altın fiyatlarını da etkiliyor. Dolar/TL kurunun da yukarı yönlü hareket etmesi, gram altının rekor seviyelere çıkmasına yol açtı.

Son verilere göre gram altın 4200 TL’nin üzerine çıkarak tarihi zirvesine bir adım daha yaklaştı. Uzmanlar, hem küresel altın fiyatlarındaki artış hem de döviz kurlarındaki yukarı yönlü seyir nedeniyle önümüzdeki günlerde gram altında dalgalanmanın sürebileceğini öngörüyor.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

Piyasalarda Olası Senaryolar

Uzmanlara göre, ABD’nin Çin’e yönelik yeni yaptırımlar açıklaması durumunda, küresel piyasalarda daha sert hareketler görülebilir.

Bu tür bir gelişme, hisse senetlerinden emtialara kadar pek çok yatırım aracında ani fiyat değişimlerine neden olabilir.

Öte yandan, Çin’in de olası misilleme kararları alması halinde ticaret savaşının çift taraflı olarak yeniden şiddetlenmesi bekleniyor.

Böyle bir senaryoda merkez bankalarının tutumu da belirleyici olacak. Özellikle ABD Merkez Bankası (Fed) ve Çin Merkez Bankası'nın atacağı adımlar yakından izlenecek.

Altının bu süreçte değer kazanmaya devam etmesi bekleniyor. Çünkü yatırımcılar, ekonomik büyümeye dair endişelerin arttığı dönemlerde faiz getirisi olmayan ancak değer saklama aracı olarak görülen altına olan taleplerini artırıyor.

Ticaret gerilimlerinin yanında, Orta Doğu, Doğu Avrupa ve Asya-Pasifik bölgelerinde yaşanan gelişmeler de altın fiyatlarını etkileyen bir diğer faktör.

Özellikle enerji kaynaklarının kontrolü, deniz yolları üzerindeki gerilimler ve bölgesel çatışmalar yatırımcıların risk algısını artırıyor.

Bu bağlamda, ABD-Çin ilişkilerinin sadece ticaret üzerinden değil, Tayvan, Güney Çin Denizi ve teknoloji alanındaki rekabet üzerinden de şekillenmesi, küresel risklerin artmasına neden oluyor.

Altın fırtınası: Piyasalar çalkalanıyor, güvenli liman parlıyor

Belirsizlik Altını Parlatıyor

Küresel ekonomideki belirsizlikler ve büyük güçler arasındaki anlaşmazlıklar, yatırımcıların güvenli liman arayışını artırıyor.

Bu bağlamda altın, tarihsel görevini bir kez daha üstlenerek yatırımcıların radarına giriyor. ABD Başkanı Trump’ın Çin’e yönelik sert açıklamaları, ticaret savaşlarının yeniden başlayabileceği yönündeki sinyalleri güçlendiriyor.

Altının ons fiyatının artış göstermesi, Türkiye’de gram altının da rekor seviyelere ulaşmasına neden oluyor.

Önümüzdeki günlerde bu trendin devam edip etmeyeceği, hem siyasi gelişmelere hem de merkez bankalarının atacağı adımlara bağlı olarak şekillenecek.

Altın piyasaları, bir süre daha küresel belirsizliklerin etkisi altında kalacak gibi görünüyor. Yatırımcılar için bu süreçte dikkatli ve bilinçli hareket etmek büyük önem taşıyor.

Küresel piyasalarda tansiyonun yükselmesiyle birlikte altın fiyatlarında tarihi zirveler görüldü. Çin’in, ABD’nin ticaret politikalarına karşılık olarak daha sert bir tutum takınması ve Washington’u daha önceki ön ticaret anlaşması hükümlerine uymaya çağırması, piyasalarda tedirginliği artırdı.

Bu gelişmeler ışığında, ons altın bu sabah 3.355 dolar seviyesine kadar tırmanarak rekor kırdı. Türkiye iç piyasalarında da altına yönelik yoğun talep fiyatları yukarı yönlü itti.

Gram altın sabah saatlerinde 4.229 TL seviyesine ulaşırken, Kapalıçarşı’da çeyrek altın 6.947 TL, tam altın ise 27.671 TL'den işlem görüyor.

Trump’ın Ticaret Politikalarının Altın Üzerindeki Etkisi

Ticaret savaşları endişesi ilk olarak 2 Nisan’da, dönemin ABD Başkanı Donald Trump’ın, Çin başta olmak üzere birçok ülkeye yönelik ek gümrük vergileri açıklamasıyla gündeme gelmişti.

O dönemde küresel risk algısının artması, yatırımcıları geleneksel güvenli liman olan altına yönlendirmiş ve fiyatlarda ani bir yükselişe neden olmuştu.

Ancak sonraki süreçte ABD'nin hem Çin hem de Avrupa Birliği ile tarifeler konusunda müzakereye yönelmesi ve bazı gümrük tarifelerinin askıya alınması, altının yükseliş hızını kesmişti.

Özellikle ABD'li ticaret mahkemesinin Trump'ın bazı tarife kararlarını geçici olarak durdurması, piyasalarda kısmi bir rahatlamaya yol açmıştı.

Geçtiğimiz hafta ise Trump’ın çelik ürünlerine uygulanan tarifeleri yüzde 50’ye çıkaracağını açıklaması ve Çin'e karşı sert söylemlerini yeniden gündeme taşıması, küresel piyasalarda belirsizlikleri artırdı.

Bu da yatırımcıların yeniden güvenli limanlara yönelmesine ve altın fiyatlarında yeni rekorların görülmesine neden oldu.

Analistler: Belirsizlikler Altını Parlatıyor

Finansal analistler, ABD yönetiminin öngörülemeyen dış ticaret politikalarının küresel ekonomik sistemde belirsizlik yarattığını vurguluyor.

Özellikle dalgalı tarife uygulamaları ve siyasi söylemlerin, piyasalarda risk algısını artırarak yatırımcıları daha güvenli ve likit varlıklara yönlendirdiği ifade ediliyor.

Bu ortamda altın, geçmişte olduğu gibi bugün de “güvenli liman” özelliğiyle ön plana çıkıyor. Yatırımcıların temkinli tutumlarının sürdüğü bu dönemde, fiziki altın ve altın bazlı yatırım araçlarına olan ilgi artarken, merkez bankalarının da rezervlerinde altın ağırlığını artırmaya devam etmesi dikkat çekiyor.

Uluslararası Kurumların Altın Tahminleri: 4.000 Dolar Ufukta mı?

Altının bu yükselişi, küresel finans kuruluşlarının 2025 ve sonrası için yaptıkları altın fiyatı öngörülerini de yeniden gözler önüne serdi. Geçtiğimiz hafta bir dizi banka, altınla ilgili yıl sonu ve uzun vadeli tahminlerini revize etti.

ABD merkezli Bank of America, 2025 sonuna doğru veya 2026 başında ons altının 4.000 doları görebileceği öngörüsünde bulundu.

Bankanın küresel emtia araştırmaları bölüm direktörü Francisco Branch yaptığı değerlendirmede, altının şu anda bir konsolidasyon sürecinde olduğunu belirtti.

Branch, “Altın fiyatları kısa vadede yatay seyredebileceği bir düzeltme döneminden geçiyor. Ancak bu süreç geçici. Orta ve uzun vadede yön yeniden yukarı. Özellikle yılın ikinci yarısından itibaren ons altının 4.000 doları aşabileceğini öngörüyoruz,” ifadelerini kullandı.

Benzer şekilde Citigroup da altınla ilgili beklentilerini yukarı yönlü revize etti. Banka, 12 Mayıs’ta yayımladığı analiz notunda, daha önce belirlenen 3.000 - 3.300 dolar aralığının, 3.100 - 3.500 dolar bandına yükseltildiğini duyurdu.

Citigroup analistleri, küresel büyüme endişeleri, merkez bankalarının rezerv stratejileri ve risklerin altın fiyatlarını desteklemeye devam edeceğini belirtti.

Birleşik Krallık merkezli Standard Chartered ise önümüzdeki 6 ila 12 ay içinde altın talebinde özellikle merkez bankaları kaynaklı bir artış yaşanacağını ve bunun fiyatları 3.500 dolar seviyesine taşıyabileceğini öne sürdü.

Kurum, özellikle gelişmekte olan ülke merkez bankalarının altına yönelmesinin bu artışı hızlandırabileceğini kaydetti.

Goldman Sachs da bu görüşe paralel bir değerlendirmede bulundu. Banka, yayımladığı analiz notunda altının 3.700 dolara kadar yükselme potansiyeline sahip olduğunu açıkladı.

Analistlere göre, doların zayıflaması, ABD’nin faiz politikalarındaki değişiklikler ve artan tansiyonlar, altının değer kazanmasını destekleyen en temel faktörler arasında yer alıyor.

Yatırımcılar Ne Yapmalı?

Altının bu denli yükseldiği bir ortamda yatırımcıların strateji belirlemesi oldukça önemli. Kısa vadeli dalgalanmaların yüksek olması, hızlı al-sat yapan yatırımcılar için hem fırsatlar hem de riskler sunuyor.

Uzmanlar, portföy çeşitliliği ve risk yönetimi açısından yatırımcıların altın yatırımlarını dikkatli planlaması gerektiği konusunda uyarıyor.

Özellikle fiziki altın, ons bazlı borsa yatırım fonları (ETF'ler), vadeli işlem sözleşmeleri ve altına dayalı yatırım fonları gibi çeşitli enstrümanlar üzerinden yatırım yapılabiliyor.

Hangi aracın tercih edilmesi gerektiği ise yatırımcının risk profili, yatırım süresi ve piyasaya erişim imkânına göre değişkenlik gösteriyor.

Altının Parlak Dönemi Sürüyor

Dünyada artan ekonomik belirsizlikler, gerginlikler ve ABD’nin öngörülemeyen ticaret politikaları altını yeniden yatırımcıların gözdesi hâline getirmiş durumda.

Gerek uluslararası bankaların tahminleri gerekse piyasalarda yaşanan son gelişmeler, altının yükseliş trendinin devam edebileceğine işaret ediyor.

Her ne kadar kısa vadede fiyatlarda düzeltmeler yaşanma ihtimali bulunsa da, orta ve uzun vadede yatırımcıların güvenli liman arayışlarının süreceği ve bu arayışın altın fiyatlarını yukarı çekmeye devam edeceği tahmin ediliyor.

Özellikle merkez bankalarının talebinin artması ve küresel para politikalarının daha gevşek bir çizgiye kayması hâlinde, altının 4.000 dolar seviyesine ulaşması sürpriz olmayacak.