Fiyat fırtınası: Eğitim yükseldi, giyim geriledi
İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından açıklanan enflasyon verileri, kentin ekonomik nabzını tutmak açısından her ay büyük önem taşıyor.

2025 yılının ağustos ayına ilişkin açıklanan yeni rakamlar, hem tüketicilerin günlük hayatına doğrudan yansıyan fiyat hareketlerini hem de Türkiye ekonomisinin en büyük metropolündeki enflasyon eğilimlerini gözler önüne serdi. İstanbul’da perakende fiyatlar ağustos ayında bir önceki aya kıyasla %1,84 oranında artış kaydetti.
Yıllık bazda ise, yani 2024 yılının ağustos ayına göre kıyaslandığında, artış oranı %40,83 olarak gerçekleşti.
Bu veriler, yalnızca bir rakamdan ibaret değil. Zira İstanbul, Türkiye’nin üretim ve tüketim merkezlerinden biri olarak ülke ekonomisinin genel seyrini yakından etkiliyor.
Dolayısıyla burada ölçülen fiyat hareketleri, hem hanehalklarının yaşam maliyetini hem de işletmelerin maliyet hesaplarını doğrudan belirliyor.
İTO Verilerinin Önemi
İstanbul Ticaret Odası, 140 yılı aşkın bir geçmişe sahip, Türkiye’nin en köklü ve en büyük iş dünyası kuruluşlarından biri.
Yaklaşık 700 bini aşkın üyesi bulunan İTO, sadece ticaret erbabının değil, aynı zamanda ekonominin bütün aktörlerinin nabzını tutuyor.
Oda tarafından her ay düzenli olarak yayımlanan İstanbul Tüketici Fiyat Endeksi, şehirdeki perakende fiyat hareketlerini ölçmek açısından güvenilir bir gösterge kabul ediliyor.
Türkiye genelinde resmi enflasyon oranları Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklansa da, İTO’nun İstanbul özelinde sunduğu veriler genellikle daha erken paylaşılır.
Bu nedenle piyasalar, ekonomistler ve iş dünyası, İTO’nun açıkladığı rakamları adeta öncü bir gösterge olarak yakından izler.
Ağustos ayında gelen %1,84’lük artış, İstanbul’daki fiyatların hâlen yukarı yönlü bir eğilimde olduğunu ortaya koyuyor.
Aylık Artışın Anlamı: %1,84’lük Rakam Nasıl Okunmalı?
Yüzde 1,84’lük aylık artış ilk bakışta küçük bir oran gibi görülebilir. Ancak bu artış, yıllık bazda birikimli olarak düşünüldüğünde önemli bir yük oluşturuyor.
Örneğin, bir ailenin gıda harcamaları her ay %1,84 oranında artsa, yıl sonunda bu kalemdeki toplam artış çok daha yüksek bir seviyeye ulaşacaktır.
İstanbul gibi nüfusu 16 milyonu aşan bir şehirde, ulaşımdan kiralara, gıdadan eğitime kadar hemen her harcama kalemi bu artıştan etkileniyor. Bu nedenle, aylık bazda ölçülen %1,84’lük artış tüketicilerin cüzdanında hissedilir bir etki yaratıyor.
Yıllık Enflasyon: %40,83’lük Tablo
Ağustos verilerinde dikkat çeken bir diğer unsur, yıllık enflasyon oranı oldu. İTO’nun açıkladığı verilere göre İstanbul’da fiyatlar bir yıl öncesine kıyasla %40,83 arttı.
Bu oran, bir önceki yılın aynı ayında 100 TL olan bir ürünün bugün ortalama 140,83 TL’ye çıktığını gösteriyor.
%40’ın üzerinde seyreden bu enflasyon, tüketicilerin satın alma gücünü önemli ölçüde sınırlıyor. Ücret artışları çoğu zaman bu seviyelerin altında kalırken, kiralarda, gıda fiyatlarında ve ulaşım maliyetlerinde gözle görülür artışlar hane bütçelerini zorlamaya devam ediyor.
Türkiye Genelindeki Enflasyonla Karşılaştırma
İstanbul enflasyonu, çoğu zaman Türkiye genelindeki eğilimlerle paralellik gösterse de, bazı dönemlerde ayrışmalar da yaşanabiliyor.
Özellikle konut ve kira fiyatlarının yüksekliği, İstanbul’u diğer illerden farklılaştırıyor. Son yıllarda büyükşehirde yaşanan yoğun göç, konut arz-talep dengesini bozarak kiraları yukarıya çekti.
Bunun yanı sıra ulaşım maliyetleri, özel tüketim vergileri ve hizmet fiyatlarındaki artışlar, İstanbul’un enflasyon rakamlarını Türkiye ortalamasının üzerine taşıyabiliyor.
Bu nedenle ekonomistler, İTO verilerini değerlendirirken İstanbul’daki dinamikleri dikkate alıyor. Ağustos ayında ölçülen %40,83’lük yıllık artış, Türkiye genelinde açıklanacak TÜİK verilerinin de yüksek geleceğine dair ipucu veriyor.
Hanehalkı Üzerindeki Etkiler
Enflasyon, en doğrudan etkisini hanehalkı bütçelerinde gösteriyor. İstanbul’da yaşayan bir ailenin harcama kalemlerine bakıldığında, gıda ve içecekler ilk sırada yer alıyor. Gıda fiyatlarındaki sürekli artış, özellikle dar gelirli aileler için ciddi bir yük haline geliyor.
Ulaşım maliyetleri de İstanbul’da yaşayanların en büyük giderlerinden biri. Akaryakıt fiyatlarındaki artış, toplu taşıma zamları ve araç bakım masrafları, hane bütçelerini zorluyor.
Kiralarda yaşanan hızlı yükseliş ise gençler, öğrenciler ve yeni evlenen çiftler için ciddi bir sorun teşkil ediyor.
Bu bağlamda, %40’ı aşan yıllık enflasyon oranı yalnızca istatistiksel bir veri değil; milyonlarca insanın günlük yaşam kalitesini doğrudan etkileyen somut bir gerçeklik.
İş Dünyası ve Yatırımcılar İçin Anlamı
İstanbul’daki fiyat hareketleri yalnızca tüketicileri değil, iş dünyasını da yakından ilgilendiriyor. Girdi maliyetlerinin artması, şirketlerin kârlılığını doğrudan etkiliyor.
Özellikle perakende, gıda, lojistik ve hizmet sektörleri, fiyat artışlarını tüketiciye yansıtmak zorunda kalıyor. Ancak talep daralması nedeniyle bu her zaman mümkün olmuyor.
Yatırımcılar açısından da enflasyon kritik bir faktör. Yüksek enflasyon ortamında uzun vadeli plan yapmak zorlaşırken, finansal piyasalarda belirsizlik artıyor.
Bu nedenle İstanbul’daki enflasyon oranları, hem yerli hem de yabancı yatırımcıların karar süreçlerinde belirleyici görev alıyor.
Gelecek Döneme İlişkin Beklentiler
Ağustos verilerinin ardından, ekonomistler gözlerini eylül ve sonrasına çevirmiş durumda. Yaz aylarında görece yavaşlayan gıda fiyatlarının, kış aylarında yeniden yükselmesi bekleniyor. Enerji maliyetlerindeki olası artışlar, ulaştırma ve üretim maliyetlerini de yukarı çekecek.
Hükümetin uyguladığı para politikaları, faiz kararları ve kur gelişmeleri de enflasyon üzerinde belirleyici olacak. İstanbul özelinde ise kira artışlarının hız kesmeden devam etmesi, önümüzdeki aylarda tüketici fiyatlarını yukarı yönlü baskılamaya devam edebilir.
İstanbul’un Enflasyon Fotoğrafı
İstanbul Ticaret Odası’nın ağustos ayı verileri, megakentte fiyatların hâlen yüksek bir artış eğiliminde olduğunu net biçimde ortaya koydu.
Aylık bazda %1,84’lük artış, kısa vadeli yaşam maliyetlerindeki yükselişi gösterirken; yıllık bazda %40,83’lük oran, son bir yılda tüketicilerin satın alma gücünde yaşanan erimeyi gözler önüne serdi.
İstanbul gibi devasa bir ekonomiye sahip şehirde ölçülen bu rakamlar, yalnızca yerel halkı değil, tüm Türkiye ekonomisini yakından ilgilendiriyor.
Önümüzdeki dönemde uygulanacak ekonomik politikalar, küresel gelişmeler ve iç talepteki seyir, İstanbul’daki enflasyonun geleceğini belirleyecek en önemli unsurlar olacak.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından açıklanan verilere göre, 2025 yılı Ağustos ayında İstanbul’daki tüketici ve toptan eşya fiyatlarında kayda değer artışlar yaşandı.
Hem tüketici tarafında hem de üretici ve toptancı seviyesinde gözlenen bu hareketlilik, özellikle eğitim harcamalarında görülen yüksek oranlı artış ve giyim harcamalarında izlenen düşüş ile dikkat çekti.
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) – Ağustos 2025
Açıklamaya göre, İstanbul Tüketici Fiyat İndeksi (TÜFE) 2025 Ağustos ayında farklı harcama gruplarında birbirinden oldukça farklı yönlerde hareketler sergiledi.
Eğitim harcamaları grubu yüzde 14,71 ile en yüksek artışı kaydetti. Yeni öğretim yılının başlaması, kırtasiye, okul giyim ürünleri ve eğitimle ilgili hizmetlerde yaşanan fiyat yükselişleri bu artışın başlıca nedeni oldu.
Alkollü içecekler ve tütün harcamaları grubunda yüzde 4,77 oranında artış gerçekleşti. Özellikle vergi yükleri ve maliyet artışlarının bu grubu etkilediği ifade ediliyor.
Konut harcamaları grubu yüzde 2,48 oranında yükseldi. Bu artış, kira fiyatlarındaki yukarı yönlü seyir ve enerji giderlerindeki değişimlerle ilişkilendirildi.
Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yüzde 2,28’lik bir artış görüldü. Mevsimsel ürünlerdeki dalgalanmalar ve piyasa koşullarındaki fiyat ayarlamaları gıda fiyatlarının yükselmesinde rol oynadı.
Eğlence ve kültür harcamaları yüzde 2,04, ev eşyası harcamaları yüzde 1,42, çeşitli mal ve hizmetler yüzde 1,21, haberleşme yüzde 0,77, lokanta ve oteller yüzde 0,39, ulaştırma ise yüzde 0,18 oranında arttı.
Buna karşılık, giyim ve ayakkabı harcamaları grubunda yüzde -2,95’lik bir azalış yaşandı. Sezon geçişi indirimleri ve yeni sezon ürünlerinin piyasaya girmesi fiyatları aşağı yönlü etkiledi. Sağlık harcamaları grubunda ise herhangi bir fiyat değişimi gözlenmedi.
En Yüksek Artış ve Azalış
Verilere göre, Ağustos ayında en yüksek artış eğitim harcamalarında görülürken, en belirgin düşüş ise giyim ve ayakkabı grubunda yaşandı.
Bu durum, yaz tatilinin sona ermesi ve okulların açılmasıyla birlikte tüketici önceliklerinin farklılaşmasından kaynaklandı.
Eğitim masraflarındaki artış aile bütçelerini zorlayan bir gelişme olurken, tekstil sektöründeki fiyat düşüşleri tüketicilere sınırlı da olsa bir nefes aldırdı.
Fiyat Hareketlerinin Belirleyici Faktörleri
İTO’nun değerlendirmesine göre, İstanbul’da Ağustos 2025 fiyat indeksinin şekillenmesinde şu unsurlar belirleyici oldu: Eğitim harcamaları: Yeni öğretim yılı hazırlıkları kapsamında kırtasiye, okul kıyafetleri ve eğitim hizmetlerinde fiyatların yükselmesi.
Konut giderleri: Kiralardaki artış ve enerji maliyetleri. Alkollü içecekler ve tütün ürünleri: Vergi ve maliyet kaynaklı fiyat yükselişleri.
Gıda fiyatları: Mevsimsel ürünlerde arz-talep dengesi ve piyasa koşullarındaki dalgalanmalar. Giyim ve ayakkabı: Yeni sezon ürünlerinin piyasaya girmesiyle indirimlerin artması, fiyatların düşmesine yol açtı.
Bu unsurlar, hem tüketici davranışlarını hem de İstanbul’daki genel enflasyon seyrini etkileyen temel faktörler olarak öne çıktı.
Toptan Eşya Fiyatları Endeksi – Ağustos 2025
Tüketici fiyatlarındaki artışa paralel olarak, toptan fiyatlarda da yukarı yönlü bir hareket gözlendi. İTO verilerine göre, 2025 Temmuz ayında yüzde 1,14 oranında artan Toptan Eşya Fiyatları İndeksi, Ağustos 2025’te daha hızlı bir yükseliş göstererek yüzde 2,56 oranında arttı.
Açıklamada ayrıca, Ağustos 2025’te bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranının yüzde 26,20, yıllık ortalama değişim oranının ise yüzde 33,30 olduğu belirtildi.
Bu veriler, toptan fiyatlardaki artışın tüketici fiyatlarına da zamanla yansıyabileceğinin işareti olarak değerlendiriliyor.
Gruplara Göre Toptan Fiyat Değişimleri
Gıda maddeleri grubunda yüzde 4,49 artış oldu. Madenler grubunda yüzde 4,30, kimyevi maddeler grubunda yüzde 3,64, inşaat malzemeleri grubunda yüzde 1,43, yakacak ve enerji maddeleri grubunda yüzde 0,83 artış gerçekleşti.
İşlenmemiş maddeler grubunda ise yüzde -0,83’lük bir azalış gözlendi. Mensucat grubunda herhangi bir fiyat değişimi kaydedilmedi.
Yıllık Ortalama Artışlar
2025 yılı Ağustos ayı itibarıyla yıllık ortalamalara bakıldığında ise dikkat çeken artışlar şöyle sıralandı: İnşaat malzemeleri: yüzde 66,60 Mensucat: yüzde 55,41 Gıda maddeleri: yüzde 30,94 İşlenmemiş maddeler: yüzde 29,70 Kimyevi maddeler: yüzde 26,55 Yakacak ve enerji: yüzde 24,29 Madenler: yüzde 18,83 Bu veriler, özellikle inşaat sektöründe maliyetlerin çok hızlı arttığını ortaya koyuyor.
Aynı şekilde tekstil (mensucat) grubundaki yüksek artış, üretim maliyetlerinin tüketiciye yansıyabileceğini gösteriyor.
Genel Değerlendirme
Ağustos 2025 verileri, İstanbul’da hem tüketici hem de toptan fiyatlar tarafında enflasyon baskısının devam ettiğini ortaya koyuyor.
Eğitim harcamalarındaki sert artış, yeni eğitim dönemi öncesi ailelerin bütçesini zorlarken; giyim sektöründe yaşanan düşüş ise mevsimsel bir rahatlama sağladı. Gıda, konut ve tütün ürünlerindeki yükselişler ise genel yaşam maliyetini artırıcı yönde etki gösterdi.
Toptan eşya fiyatlarındaki artış oranı ise tüketici fiyatlarını önümüzdeki aylarda daha da yukarı çekebilecek bir sinyal olarak değerlendiriliyor.
Özellikle inşaat malzemeleri ve mensucat sektörlerindeki yüksek maliyet artışları, ekonomideki maliyet enflasyonunun devam edeceğini işaret ediyor.
Ağustos 2025 verileri İstanbul’da fiyat istikrarı açısından zorlu bir döneme girildiğini gösteriyor. Hem tüketici hem de toptan fiyatlarda görülen artışlar, ekonomik aktörler için dikkatle izlenmesi gereken bir tablo ortaya koyuyor.