Koç Holding'de neler oluyor? Zarar üstüne zarar etti

İlk üç ay itibariyle dağıtılmamış haliyle yaklaşık 3 milyar TL, ana ortaklık payı itibariyle yaklaşık 1,4 milyar TL dönem zararı raporlandı.

Koç Holding'de neler oluyor? Zarar üstüne zarar etti

Prof. Dr. Soner Gökten, Türkiye'nin en büyük Holdingi Koç'un neden zarar ettiğini araştırdı.

İlk üç ay itibariyle dağıtılmamış haliyle yaklaşık 3 milyar TL, ana ortaklık payı itibariyle yaklaşık 1,4 milyar TL dönem zararı raporlandı.

Sadece yerel anlamda sıkılaşmanın etkisi değil, aynı zamanda uluslararası kimliği de dikkate alındığında küresel belirsizlikler ve sektörel zorluklar da Koç Holding’i daraltmış görünüyor.

Öyle ki, 2024 yılı üç aylık sonuçlarla kıyaslandığında 2025 yılının ilk üç ayında reel sektör bazlı hasılatta ciddi bir düşüş var. Satışlar 2024 yılının ilk üç ayında yaklaşık 430,5 milyar TL iken 2025 yılının ilk üç ayında yaklaşık 351,6 milyar TL’ye gerilemiş. Kısaca brüt gelirlerde yüzde 18,3’lük düşüş var.

Finans sektörü hasılatındaki düşüş ise nispeten az: 2024 yılının ilk üç ayında yaklaşık 191,5 milyar TL iken 2025 yılının ilk üç ayında yaklaşık 186,7 milyar TL olarak raporlanmış.

Bununla birlikte maliyet ile gelir dengesinde ciddi bir bozulma görülmüyor.

Bu dengenin personel sayısındaki azalmayla yani işten çıkarmayla değil, verimlilik artışıyla temin edilmiş olduğu anlaşılabilir.

Geçmiş yılın aynı dönemiyle mukayese edildiğinde aylık ücretli personel sayısı 2024 ve 2025 yılının ilk üç ayında sırasıyla 55.891 ve 56.101 iken saat ücretli personel sayısı sırasıyla 74.869 ve 76.346 olarak raporlanmış.

Nakit akış tablosuna bakıldığında ise sıkılaşmanın ve küresel sektörel darboğazların yarattığı nakit akış tansiyonu dikkat çekiyor.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, 2025 yılının ilk üç ayında yaklaşık 21 milyar TL’lik yatırım harcaması dikkat çekici. 2024 yılının ilk üç ayında bu tutarın yaklaşık 24,3 milyar TL olduğu düşünüldüğünde; Koç Holding uhdesinde kapasite artırıcı yatırımlara ara verilmediği net olarak anlaşılıyor.

Yani büyümeden, dönüşümden ve gelecekten taviz verilmemiş.

Lakin işletme faaliyetlerinden yaklaşık 13,4 milyar TL’lik nakit çıkışı söz konusu.

Bu bahisle yatırım harcamaları ve işletme faaliyetleri; borçlanma ve borsada işlem gören veya görmeyen hisse satışı ile karşılanmış. Bu tutarlar sırasıyla yaklaşık 111,8 ve 35,2 milyar TL.

Neticede ise, 2025 yılının ilk üç ayında dönem başından dönem sonuna yaklaşık net 26,5 milyar TL’lik bir nakit çıkışı söz konusu.

Ancak mevcut pozisyonu itibariyle nakit akışında yaşanan tansiyona karşın şu an için nakit akış probleminden bahsedebilmek mümkün değil.

Peki, Koç Holding neden zarar etti?

Bunu anlayabilmek için bölümlere göre raporlama kısmına bakılması yetiyor.

Enerji, otomotiv, dayanıklı tüketim, finans ve diğer şeklinde sınıflandırılmış ve detayları izah edilmiş finansal raporda bölümlere göre raporlama sonuçları itibariyle,

‘Dayanıklı tüketimin’ (kısaca bilindik haliyle Arçelik markası kapsamındakiler) yaklaşık 1 milyar TL, ‘finansın’ (kısaca bilindik haliyle Yapı ve Kredi Bankası markası kapsamındakiler) yaklaşık 855 milyon TL ve ‘diğerlerinin’ (marina, otel, yapı malzemesi perakendeciliği vb) yaklaşık 1,6 milyar TL zarar yazdığı görülüyor.

Koç Holding’in otomotivle ayakta kaldığı anlaşılıyor.

İşte siz sıkılaşma sonuçları.

Yani beyaz eşya, perakende ve turizmdeki durum net.

Açıklamak yersiz: Soru işareti yok.

Lakin burada esas bir nokta var ki; adeta bankacılığın daha geniş ifadeyle finans sektörünün halini gözler önüne getiriyor.

Finans sektörü yaklaşık 6 milyar TL parasal kayıp yazmış!

Yani, Koç Holding finansallarında Yapı ve Kredi Bankası enflasyon muhasebesine tabi tutulmuş ve neticede enflasyon nedeniyle ortaya çıkan 6 milyar TL’lik kayıp finansallarda bölümlere göre raporlama dipnotunda yer almış.

İşte size banka finansallarında enflasyon muhasebe uygulatmamanın yarattığı fiktif raporlamanın itirafı: Hani Yapı ve Kredi Bankası kar ediyordu?

Kaynak: Paramedya