Türkiye’den ihracat atağı: Temmuz ayında zirveye ulaşıldı
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 2025 yılının temmuz ayına ilişkin dış ticaret verilerini kamuoyuyla paylaştı. Bakan Bolat’ın yaptığı açıklamaya göre, Türkiye'nin ihracatı temmuz ayında 25 milyar dolar seviyesine ulaşarak tarihindeki en yüksek temmuz ayı ihracat değerine ulaştı.
Bu rakam, sadece 2025 yılının değil, Türkiye ekonomisinin bugüne kadarki tüm temmuz aylarında elde ettiği en yüksek ihracat performansı olarak kayıtlara geçti.
Ticaret Bakanlığı’nın yayımladığı geçici dış ticaret verilerine göre, Türkiye’nin 2025 yılı temmuz ayında gerçekleştirdiği ihracat tutarı 25 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre önemli bir artışa işaret ediyor.
2024 yılı temmuz ayında 21,5 milyar dolar olan ihracat, 2025’in aynı döneminde yaklaşık %16 oranında artarak 25 milyar dolara ulaştı.
Bu performans, sadece aylık bazda bir artışı değil, aynı zamanda Türkiye ekonomisinin üretim, sanayi ve dış pazar performansındaki güçlü toparlanmayı da ortaya koyuyor.
Bolat: İhracatçılarımızla Gurur Duyuyoruz
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, Türk ihracatçısının küresel ölçekteki zorlu koşullara rağmen büyük bir başarıya imza attığını vurguladı.
Bakan Bolat, “Temmuz ayında 25 milyar doları aşarak tarihin en yüksek temmuz ayı ihracatına ulaştık. Bu, sadece bir rakam değil; aynı zamanda üreticimizin, sanayicimizin, çiftçimizin ve ihracatçımızın emeğinin somut bir karşılığıdır. Hepsiyle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Sektörel Dağılımda Öne Çıkan Alanlar
İhracat rakamlarının sektörel dağılımı da dikkat çekici veriler ortaya koydu. Temmuz ayında en yüksek ihracat gerçekleştiren sektörler sırasıyla otomotiv, kimya, hazır giyim, elektrik-elektronik ve demir-çelik sanayileri oldu. Özellikle otomotiv sektörü, 3,5 milyar doları aşan ihracat hacmiyle ilk sırada yer aldı.
Kimya sektörü 2,9 milyar dolar ile ikinci sırada gelirken, hazır giyim ve tekstil sektörü yaklaşık 2,1 milyar dolarlık ihracatla üçüncü sırada yer aldı.
Sanayi ürünleri ihracatında görülen bu yükseliş, Türkiye’nin katma değeri yüksek üretim stratejisinin meyvelerini vermeye başladığını gösteriyor.
Özellikle Avrupa Birliği ülkelerine yönelik ihracatta yaşanan artış, hem döviz gelirlerinin artmasına katkı sağladı hem de Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki görevini pekiştirdi.
Yeni Pazarlar, Güçlenen Diplomasi
Ticaret Bakanlığı’nın son dönemde yürüttüğü dış ekonomik ilişkiler politikalarının da bu başarıda önemli bir etkisi olduğu belirtiliyor.
Bakan Bolat, son aylarda Afrika, Asya ve Latin Amerika ülkeleriyle yapılan ticari işbirliği anlaşmaları sayesinde ihracat pazarlarının çeşitlendiğini ve Türk ürünlerine olan talebin arttığını belirtti.
Özellikle Orta Doğu, Körfez Ülkeleri, Kuzey Afrika ve Türk Cumhuriyetleri gibi alternatif pazarlarda sağlanan ihracat artışları, geleneksel Avrupa pazarlarının yanında yeni fırsat alanlarının da başarıyla değerlendirildiğini gösteriyor.
Cari Açığa Olumlu Katkı
25 milyar dolarlık ihracatın Türkiye ekonomisine etkisi yalnızca ihracatçı firmalarla sınırlı değil. Bu artışın aynı zamanda dış ticaret açığının azaltılmasına ve cari işlemler dengesinin iyileştirilmesine de doğrudan katkı sağladığı ifade ediliyor.
Enerji fiyatlarındaki düşüş, ihracattaki artış ve ithalattaki kontrollü büyüme sayesinde dış ticaret açığının yıl sonuna kadar hedeflenen düzeyin altına inebileceği değerlendiriliyor.
Hedef: Yıl Sonunda 300 Milyar Dolar İhracat
Ticaret Bakanı Bolat, 2025 yıl sonu için belirlenen 300 milyar dolarlık mal ihracatı hedefi doğrultusunda kararlılıkla ilerlediklerini söyledi.
Temmuz ayında kırılan rekorun bu hedefe ulaşmak açısından önemli bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Bolat, ihracatın yılın geri kalanında da benzer bir ivmeyle devam etmesi halinde 300 milyar dolarlık hedefin rahatlıkla aşılabileceğini dile getirdi.
Ayrıca Bolat, hizmet ihracatında da güçlü bir artış yaşandığını belirtti. Turizm gelirleri başta olmak üzere sağlık, yazılım, eğitim ve lojistik gibi alanlarda yapılan hizmet ihracatının yıl sonu itibarıyla 120 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini söyledi. Böylece toplam ihracat hacmi 420 milyar dolar seviyelerine yaklaşabilecek.
KOBİ’ler de Rekor Katkı Sağladı
İhracat rekoruna katkıda bulunanlar arasında küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) rolü de dikkat çekici.
Bakan Bolat, özellikle Anadolu’nun farklı şehirlerinden ihracat yapan KOBİ’lerin, ülke ekonomisinin omurgasını oluşturduğunu ve temmuz ayındaki ihracat başarısında büyük pay sahibi olduklarını ifade etti.
Devletin sağladığı Eximbank kredileri, ihracat destekleri ve kolaylaştırıcı dijital çözümlerin, KOBİ’lerin uluslararası pazarlarda daha etkin bir şekilde yer almalarına olanak tanıdığı belirtildi. Özellikle e-ihracatın yaygınlaşması, KOBİ’lerin büyük pazarlara doğrudan ulaşmalarını mümkün kıldı.
Dış Ticareti Destekleyen Altyapı Yatırımları
Bakan Bolat ayrıca, lojistik altyapı yatırımlarının ve gümrük işlemlerinde yapılan dijitalleşme hamlelerinin de ihracatın artmasında belirleyici olduğunu vurguladı.
Liman kapasitesinin artırılması, demiryolu taşımacılığının teşvik edilmesi ve hızlı gümrük geçişleri sağlayan yeni uygulamalar sayesinde ihracatçı firmaların daha rekabetçi hale geldiğini belirtti.
İleriye Dönük Beklentiler
Türkiye’nin ihracatındaki bu güçlü performansın sürdürülebilirliği konusunda yapılan analizler de umut verici.
Küresel ticarette yaşanan dalgalanmalara rağmen Türk üreticisinin adaptasyon yeteneği ve hükümetin izlediği proaktif ticaret politikaları, önümüzdeki dönemlerde de benzer başarıların elde edileceğine işaret ediyor.
Ticaret Bakanlığı, 2025’in kalan aylarında da ihracatı destekleyecek stratejik adımlar atmayı sürdürecek. Bunlar arasında yeni nesil Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA), yerli üretimi teşvik eden destek mekanizmaları ve dijital ihracat platformlarının daha etkin hale getirilmesi gibi uygulamalar yer alıyor.
Temmuz ayı verileri, Türkiye'nin dış ticaret performansı açısından dikkat çeken gelişmelere sahne oldu. Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan son istatistiklere göre, Türkiye'nin ithalatı temmuz ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5,4 oranında artarak 31,4 milyar dolara yükseldi.
Bu artış, küresel piyasalardaki dalgalanmalara ve tedarik zinciri sorunlarına rağmen Türkiye'nin üretim kapasitesini ve iç taleple uyumlu ithalat seyrini sürdürdüğünü ortaya koyuyor.
Buna karşılık dış ticaret açığında dikkat çekici bir iyileşme yaşandı. Temmuz ayında dış ticaret açığı 6,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Bu seviye, son dokuz ayın en düşük dış ticaret açığı rakamı olarak kayıtlara geçti. Söz konusu gelişme, ihracatın ithalata göre daha güçlü bir artış göstermesiyle mümkün oldu.
İhracatın ithalatı karşılama oranı da bu olumlu gelişmeler ışığında yüzde 79,53'e ulaştı. Bu oran, Türkiye ekonomisinin dış ticarette daha dengeli bir yapıya kavuşma yönündeki ilerlemesini gösteriyor.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, açıklamasında Türkiye’nin temmuz ayında tarihi bir başarıya imza attığını belirterek, "Tarihimizin en yüksek aylık mal ihracat rekorunu temmuz ayında kırdık. Aynı zamanda bu, tüm zamanların en yüksek temmuz ayı ihracat değeri oldu. Bu ay içerisinde ulaştığımız ihracat rakamı 25 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti" ifadelerini kullandı.
Yüzde 11'lik Artışla Rekor Kırıldı
Bakan Bolat, açıklamasında temmuz ayında kaydedilen ihracatın, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11 oranında arttığını vurguladı.
Bu artış oranı, Türkiye'nin üretim ve lojistik altyapısının güçlendiğini, ihracat pazarlarında talebin canlı olduğunu ve Türk ürünlerinin uluslararası alanda rekabet gücünü koruduğunu gösteriyor.
25 milyar dolarlık ihracatla hem aylık bazda hem de temmuz ayları itibarıyla rekor kırılmış olması, ekonominin dışa dönük performansının gücünü kanıtlıyor.
Dış Ticarette Pozitif Gidişat Sürüyor
Dış ticaret açığında yaşanan düşüş, özellikle enerji fiyatlarında yaşanan göreceli istikrar, ihracatçı firmaların pazar çeşitlendirme stratejilerinin başarılı sonuçlar vermesi ve yerli üretimdeki artış gibi faktörlerin etkili olduğu bir tabloyu ortaya koyuyor.
Türkiye'nin özellikle sanayi, otomotiv, makine ve tarım ürünlerinde ihracata dayalı büyüme modeline yönelmesi, bu pozitif gelişmelerin temel itici gücü olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca hizmet ihracatında da güçlü bir performans sergileniyor. Turizm, taşımacılık ve lojistik gibi sektörlerdeki canlanma, mal ihracatındaki başarıyı destekleyerek genel ihracat hacminin artmasına katkıda bulunuyor.
İhracatın Detayları ve Hedef Pazarlar
Temmuz ayı ihracat rakamlarında, Avrupa Birliği ülkeleri başta olmak üzere, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya pazarlarında yaşanan artış dikkat çekti.
Türk ihracatçılarının AB ülkeleri ile olan ticari ilişkileri güçlü şekilde devam ederken, Asya ve Afrika kıtalarındaki yeni pazarlara açılma stratejileri de olumlu sonuçlar vermeye başladı.
Türkiye'nin dış temsilcilikleri ve ticaret müşavirliklerinin desteklediği bu genişleme, ihracatın sürdürülebilirliğini artırıyor.
Sektörel bazda ise otomotiv endüstrisi, kimya, hazır giyim, tekstil, demir-çelik ve gıda ürünleri gibi alanlarda önemli ihracat artışları görüldü.
Özellikle yüksek katma değerli ürün ihracatının artması, Türkiye’nin ihracat gelirlerinde kalıcı büyüme sağlamasına olanak tanıyor.
Küresel Ekonomik Konjonktür ve Türkiye’nin Konumu
Dünya genelinde artan jeopolitik gerilimler, enerji ve gıda arzındaki belirsizlikler ve yüksek enflasyon ortamı birçok ülkenin dış ticaret performansını olumsuz etkilemeye devam ederken, Türkiye’nin bu tür zorluklara rağmen ihracatta rekor seviyelere ulaşması dikkat çekici bir başarı olarak değerlendiriliyor.
Küresel tedarik zincirinde yaşanan yeniden yapılanma süreçlerinde Türkiye, stratejik coğrafi konumu, gelişmiş üretim altyapısı ve lojistik avantajları sayesinde öne çıkan ülkelerden biri olmayı sürdürüyor.
Bu gelişmeler, Türkiye’nin yalnızca bölgesel bir tedarik merkezi olmanın ötesinde, küresel ölçekte rekabetçi bir ihracat ülkesi konumuna geldiğini gösteriyor. Bu durum, önümüzdeki dönemde sürdürülebilir ihracat artışları için önemli bir temel oluşturuyor.
2025 Hedefleri ve Yol Haritası
Ticaret Bakanlığı, 2025 yılı için belirlenen dış ticaret hedeflerine ulaşmak amacıyla kapsamlı bir strateji uygulamaya devam ediyor.
Bu stratejide, ihracatçılara verilen finansman desteklerinin artırılması, dijitalleşme ve yeşil dönüşüm yatırımlarının hızlandırılması, lojistik altyapının güçlendirilmesi ve serbest ticaret anlaşmalarının çeşitlendirilmesi gibi başlıklar ön planda yer alıyor.
Bakan Bolat, açıklamasında önümüzdeki dönem hedeflerine de değinerek, “Küresel ticarette yaşanan dalgalanmalara rağmen Türkiye ekonomisi üretmeye, ihracat yapmaya ve büyümeye devam ediyor.
Bu yılın tamamında dış ticaret dengesinin daha da iyileşmesini ve ihracatımızın 280 milyar dolar seviyesine ulaşmasını hedefliyoruz” dedi.
Temmuz ayında elde edilen dış ticaret verileri, Türkiye'nin ekonomik büyümesini ihracat temelli bir yapıya oturtma yönündeki çabalarının somut sonuçlarını ortaya koyuyor.
25 milyar dolarlık tarihi ihracat rekoru ve dış ticaret açığında görülen 9 ayın en düşük seviyesi, bu stratejinin başarıya ulaştığını gösteriyor.
Önümüzdeki dönemde bu ivmenin korunması ve güçlendirilmesi, Türkiye’nin küresel ticaretteki konumunu daha da sağlamlaştıracaktır.