Elektrikli araç bolluğu krize döndü

Şehrin dış kesimlerinde bulunan büyük bir alışveriş merkezinin araç sergi alanında, otomobiller neredeyse maliyet fiyatının altında satışa sunuluyor.

Bu durum, hem otomobil meraklılarının hem de yatırımcıların ilgisini çekmiş durumda. Chengdu’da faaliyet gösteren Zcar isimli şirket, özellikle pandemi sonrası dönemde düşen talep ve stok birikimini azaltmak amacıyla, yaklaşık 5 bin aracı kapsayan büyük bir indirim kampanyası başlattı.

Söz konusu sergi alanı, geleneksel bir otomobil galerisi veya showroomdan ziyade, alışveriş merkezi konseptiyle entegre edilmiş bir satış alanı olarak dikkat çekiyor.

Alışverişe gelen vatandaşlar, günlük alışverişlerini yaparken aynı zamanda otomobilleri yakından inceleme ve fırsat fiyatlarından yararlanma şansına sahip oluyor.

Bu yaklaşım, satış stratejisinde yenilikçi bir adım olarak değerlendiriliyor ve müşterilere alışılmadık bir alışveriş deneyimi sunuyor.

Zcar yetkilileri, böyle bir modelin hem marka bilinirliğini artırdığını hem de stoklarını hızlı bir şekilde eritmelerine yardımcı olduğunu ifade ediyor.

İndirime giren araçlar arasında hem sıfır kilometre otomobiller hem de az kullanılmış ikinci el modeller bulunuyor.

Bu araçlar, piyasa fiyatlarının oldukça altında satışa sunuluyor. Bazı modellerin maliyet fiyatının bile altına satılması, potansiyel alıcılar için büyük bir fırsat olarak görülüyor.

Zcar yetkilileri, bu fiyat stratejisinin temel amacının sadece stokları temizlemek olmadığını, aynı zamanda müşterilere uygun fiyatlı kaliteli araç seçenekleri sunmak olduğunu belirtiyor.

Ayrıca şirket, bu kampanya sayesinde müşteri tabanını genişletmeyi ve uzun vadede marka sadakati oluşturmayı hedefliyor.

Chengdu’daki otomobil pazarı, son yıllarda Çin genelindeki ekonomik dalgalanmalardan etkilenmiş durumda.

Özellikle yeni otomobil üretiminde artan maliyetler ve tüketici talebindeki dalgalanmalar, satıcıları farklı stratejiler geliştirmeye zorladı.

Zararına Satışla Hayatta Kalma Mücadelesi

Zcar’ın başlattığı bu indirim kampanyası, sektörde dikkat çeken yenilikçi bir örnek olarak öne çıkıyor. Şirket yetkilileri, bu kampanyanın yalnızca kısa vadeli bir indirim olmadığını, aynı zamanda otomobil satışlarında sürdürülebilir bir büyüme stratejisinin parçası olduğunu ifade ediyor.

Araçları incelemeye gelen müşteriler, fiyatların beklenenden çok daha düşük olmasından duydukları şaşkınlığı gizleyemiyor.

Birçok ziyaretçi, bu fırsatların sınırlı sayıda araç için geçerli olduğunu ve acele etmeleri gerektiğini belirtiyor.

Alışveriş merkezinde oluşturulan sergi alanı, geniş bir araç yelpazesi sunarken, aynı zamanda potansiyel alıcılara test sürüşü yapma imkânı da tanıyor. Bu da, müşterilerin karar verme sürecini hızlandırıyor ve satış oranlarını artırıyor.

Zcar, bu kampanya kapsamında yalnızca fiyatları düşürmekle kalmıyor, aynı zamanda çeşitli finansman seçenekleri ve taksitlendirme planları da sunuyor.

Bu durum, özellikle genç nüfus ve ilk kez araç alacak kişiler için cazip bir seçenek oluşturuyor. Uzmanlar, bu tür büyük indirim kampanyalarının kısa vadede satışları artırabileceğini, ancak uzun vadede marka değeri ve kâr marjı üzerinde dikkatli planlama gerektirdiğini ifade ediyor.

Chengdu’daki alışveriş merkezinde düzenlenen bu kampanya, aynı zamanda şehirdeki otomobil sektörünün dinamizmini de gözler önüne seriyor.

Zcar’ın bu tür bir strateji benimsemesi, diğer otomobil satıcılarına da örnek teşkil edebilir. Özellikle stok birikimi yaşayan şirketler için maliyetleri düşürmek ve müşteri ilgisini artırmak adına benzer yöntemler tercih edilebilir.

Alışveriş merkezi konsepti ile entegre edilmiş sergi alanları, müşterilerin alışveriş deneyimini zenginleştirirken, aynı zamanda otomobil satışlarını da artırmanın etkili bir yolu olarak öne çıkıyor.

Chengdu’nun dış kesimlerindeki bu alışveriş merkezi, otomobil satışlarında yeni bir yaklaşımı temsil ediyor.

Zcar’ın yaklaşık 5 bin aracı kapsayan kampanyası, maliyetin altında fiyatlarla otomobil almak isteyenler için eşsiz bir fırsat sunuyor.

Şirketin hedefi, yalnızca stokları eritmek değil, aynı zamanda şehirdeki otomobil piyasasında kalıcı bir etki yaratmak.

Bu yenilikçi satış stratejisi, Çin’in büyük şehirlerinde otomobil sektörünün geleceği hakkında ipuçları veriyor ve pazarlama ile satış yöntemlerinde yaratıcı çözümlerin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Chengdu’da Araçlar Neredeyse Bedava

Çin’in 21 milyon nüfuslu Chengdu kentinin çevresindeki alışveriş merkezlerinde sergilenen otomobiller, neredeyse bedavaya satılıyor.

Benzer manzaralar, ülke genelindeki birçok şehirde de gözlemleniyor. Kentte faaliyet gösteren Zcar adlı firma, satışa çıkardığı yaklaşık 5 bin aracı büyük indirimlerle sunuyor.

Yabancı Markalar Baskı Altında

Örneğin, yerli üretim Audi modelleri, liste fiyatlarının yarısına alınabiliyor. Çinli üretici FAW’ın yedi kişilik SUV modeli ise normal fiyatının yaklaşık yüzde 60 altında, yani 22 bin 300 dolara satışa sunuluyor.

TikTok’ta Canlı Yayınla Otomobil Satışı

Şirket, satışlarını artırmak için Çin’de Douyin adıyla bilinen TikTok platformu üzerinden sıfır kilometre araçları canlı yayınlarla tanıtıyor ve potansiyel alıcılara ulaştırıyor.

Chevrolet Malibu gibi modeller de büyük indirimlere maruz kalmış durumda; normalde 24 bin dolara satılan araç, şu an 14 bin dolara kadar düşmüş durumda.

Bu kadar düşük fiyatlar, Çin’de otomobil arzının talebin çok üzerinde olmasından kaynaklanıyor. Bu durum, bayi ve üreticilerin kar etmesini zorlaştırıyor.

Çin yapımı elektrikli araçlar 10 bin doların altında başlarken, ABD’de benzer fiyatlarla araç bulmak neredeyse imkânsız.

Çoğu bayi, artan stok nedeniyle gelir elde edemiyor. Bayiler, fiyatları büyük oranda düşürerek araçları satmak zorunda kalıyor.

Satılmayan araçlar topluca tescil edilip sigortalanıyor; böylece üreticiye “satıldı” gibi gösterilip prim kazanılıyor.

Diğer yandan, istenmeyen araçlar Zcar gibi aracılara gidiyor ve bazıları sosyal medyada “yangın satışı” adıyla duyuruluyor.

Bazı araçlar sıfır kilometre olmasına rağmen ikinci el olarak yurt dışına gönderiliyor ya da kullanılamaz hâle gelerek oto mezarlıklarına terk ediliyor.

Conference Board Başekonomisti Yuhan Zhang, bu durumu “Birbirini besleyen bir döngü söz konusu; piyasa kısır bir döngüye sıkışabilir” sözleriyle yorumluyor. Bu uygulamalar, devasa bir arz fazlasının doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.

Uzmanlar, bu durumun Çin’in gayrimenkul ve güneş enerjisi sektörlerinde yaşanan krizlere benzer bir “tasfiye dalgası” yaratabileceğini belirtiyor.

Devlet Teşvikleri, Aşırı Kapasiteyi Besliyor

Sorunun temelinde, devlet politikalarının satış ve pazar payını kar ve sağlıklı rekabetin önüne koyması yatıyor. Yerel yönetimler, üretim ve vergi taahhütleri karşılığında ucuz arazi ve teşvikler sunuyor; bu da ülke genelinde kapasite fazlasını büyütüyor.

Ekonomist Rupert Mitchell, konuyu şöyle özetliyor: “Pekin bir sektörü ‘stratejik’ ilan edince, her eyalet valisi kendi otomobil fabrikasını istiyor.”

Bu durum, Çin’in otomotiv sektöründe sürdürülebilir büyümeyi zorlaştırıyor. Krizin etkileri yalnızca otomotivle sınırlı değil; sektör ve bağlı hizmetler, Çin GSYH’sinin yaklaşık onda birini oluşturuyor.

Çinli yetkililer, yakın zamana kadar ABD ve Avrupa’nın aşırı kapasite eleştirilerini görmezden geliyordu. Ancak son aylarda elektrikli araç ve güneş paneli fiyat savaşlarını dizginleme sözü verdiler.

Çinli üreticilerin fabrika kapasiteleri, geçen yıl üretilen 27,5 milyon aracın iki katına ulaşmış durumda. Benzinli araç talebi hızla düşerken, elektrikli araç fabrikalarının sayısı artıyor.

AlixPartners’in tahminine göre Çin’deki 129 elektrikli ve hibrit marka arasında yalnızca 15’i 2030’a kadar hayatta kalabilecek.

Fiyat Savaşları ve Zombi Araçlar

Çin’de fiyat savaşları artık üçüncü yılına girdi. Analistler, çözümün bir kısmının çok sayıda üreticinin batmasına izin vermek olabileceğini söylüyor.

Ancak bu, işten çıkarmaları ve tüketici harcamalarında daralmayı tetikleyebileceği için yetkililer temkinli davranıyor.

Yabancı markalar da bu durumdan olumsuz etkileniyor; Çin’deki pazar payları 2020’de yüzde 62 iken, bu yılın ilk yedi ayında yüzde 31’e geriledi.

Avrupa ülkeleri, ucuz Çin araçlarının kendi sektörlerini çökertmesinden endişe ediyor. ABD ise güvenlik ve rekabet gerekçesiyle Çin yapımı otomobilleri neredeyse tamamen yasakladı.

Bu sorunun kökeni Pekin’in stratejik politikalarına dayanıyor. 2009’da başlayan EV sübvansiyonları, 2017’de “Otomotiv Endüstrisi Orta-Uzun Vadeli Gelişim Planı” ile güçlendi.

2025 için yıllık 35 milyon araç üretim hedefi belirlendi. Bu hedef, yerel yönetimleri fabrika yatırımları için rekabete itti.

Anhui eyaletindeki Changfeng ilçesi, 2021’de ucuz araziyle BYD’yi çekti ve 2023’te üretim başladığında ilçenin büyümesi ulusal ortalamanın 9,1 puan üzerine çıktı.

Aynı şekilde Xiaomi, Pekin’de büyük bir EV fabrikası için 2022’de 206 futbol sahası büyüklüğünde arazi aldı.

Guangzhou ise 2025’e kadar üç üreticiye yıllık 500 milyon yuan teşvik vermeyi planlıyor. Devlet Başkanı Xi Jinping, eyaletleri “aynı teknolojiye fazla yatırım yapmamaları” konusunda uyardı.

Çin’deki üreticiler, hayatta kalmak için zararına satış yapıyor. Sany Heavy Truck Başkanı Liang Linhe bunu bisiklet sürmeye benzetiyor: “Pedalı çevirdiğiniz sürece ayakta kalırsınız.”

Bayiler ise zararına satışa, markalar ise yapay satış rakamlarına yöneliyor. Jiangsu’dan emekli Chen Keyun, üretim odaklı modelin bayileri zarara ittiğini söylüyor.

Bazı EV markalarının ise satış rakamlarını şişirdiği ortaya çıktı; örneğin Neta, 60.000’den fazla aracı satılmadan sigortalattı.

Talep Olmadan Üretim: Çin’in Otomotiv Kıskacı

Analistler, Çin otomotiv sektöründeki arz fazlasının kısa vadede çözülmeyeceğini belirtiyor. BYD, Geely ve Tesla gibi büyük oyuncular ayakta kalırken, 2030’a kadar yalnızca 10–15 markanın kârla faaliyet gösterebileceği öngörülüyor.

Talebe göre üretim anlayışı benimsenmezse, fiyat savaşları devam edecek ve “zombi” araçların sayısı artacak.

Bu da Çin’in otomotivde küresel liderliğini sürdürse bile kârlılık ve sürdürülebilirlik açısından kırılgan bir tabloya işaret ediyor.