CHP'nin programında yer alan ekonomi başlıklar belli oldu

Parti, uzun süren çalışmalar sonucunda, yeni programını 28-30 Kasım 2025 tarihlerinde yapılacak olan 39. Olağan Kurultay’da delegelerin onayına sunacak.

CHP’nin program taslağı, partinin vizyonunu ve hedeflerini yansıtmasının yanı sıra, özellikle ekonomi alanındaki politikalarını da kapsamlı bir şekilde ortaya koyuyor.

Yeni parti programının öne çıkan başlıklarından biri vergi politikaları oldu. CHP, vergi sisteminde şeffaflığı ve adaleti artırmayı hedefleyen reformlar üzerinde yoğunlaştı.

Programda, vergi denetimlerinin siyasi müdahalelerden arındırılması ve tarafsız bir şekilde yürütülmesi gerektiği vurgulandı.

Bu çerçevede yapılacak reformun, vergi denetimlerini vatandaşlar ve iş dünyası için öngörülebilir bir mekanizma hâline getireceği ifade ediliyor.

CHP yetkilileri, mevcut sistemde zaman zaman siyasi baskı aracı olarak kullanılan denetimlerin, yeni düzenlemelerle hukukun üstünlüğü çerçevesinde işleyiş göstereceğini belirtti.

CHP’nin ekonomi programında, kamu bankalarının görevi de dikkat çeken bir diğer alan olarak öne çıkıyor. Parti, kamu bankalarının yalnızca finansal araçlar olarak değil, aynı zamanda stratejik sektörleri destekleyen birer politika aracı hâline gelmesini amaçlıyor.

Bu kapsamda kamu bankalarının, özellikle kritik ve öncelikli sektörler için özel finansman programları uygulayacağı kaydedildi.

Böylece Türkiye ekonomisinin ihtiyaç duyduğu yatırımların önceliklendirilmesi ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması hedefleniyor. Parti yetkilileri, bu yaklaşımın hem üretimi hem de istihdamı artırıcı bir etki yaratacağını ifade etti.

Ekonomi başlıklarıyla sınırlı kalmayan program, sosyal politikaları ve kamu yönetiminde reformları da kapsıyor.

Parti, ekonomik büyümenin yanı sıra sosyal adaletin sağlanmasını ve gelir dağılımındaki eşitsizliklerin azaltılmasını da öncelikli hedefler arasına aldı.

Yeni program taslağı, kapsayıcı bir ekonomik yaklaşım sunarak, yalnızca büyük şirketleri değil, küçük ve orta ölçekli işletmeleri de desteklemeyi amaçlıyor.

Bu doğrultuda, girişimcilik ve KOBİ’lere yönelik finansal ve yapısal destek mekanizmalarının güçlendirileceği ifade ediliyor.

CHP’nin programında ayrıca mali disiplin ve şeffaf yönetim ilkeleri ön plana çıkıyor. Parti, devlet kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlayacak mekanizmaları güçlendirmeyi hedefliyor.

Bu çerçevede, kamu harcamalarının planlı ve denetlenebilir bir şekilde yürütülmesi, yolsuzlukla mücadele ve hesap verebilirliğin artırılması temel hedefler arasında yer alıyor.

CHP yetkilileri, mali disiplin ve şeffaf yönetim ilkelerinin, ekonomik istikrarın sağlanmasında ve yatırım ortamının iyileştirilmesinde kritik görev alacağını belirtti.

Yeni programda ayrıca ekonomik büyümenin sürdürülebilirliği konusuna da vurgu yapılıyor. Parti, çevre dostu ve yeşil yatırımların teşvik edilmesi, yenilenebilir enerji projelerinin desteklenmesi ve karbon ayak izinin azaltılmasını hedefleyen politikaları da ekonomi başlıkları içinde değerlendirdi.

Bu yaklaşım, sadece ekonomik kalkınmayı değil, aynı zamanda çevresel sorumluluğu da merkeze alarak uzun vadeli stratejik planlamaya işaret ediyor.

CHP’nin program taslağı, sosyal güvenlik ve istihdam politikalarını da ekonomi başlıklarıyla bütünleştiriyor.

Partinin vizyonuna göre, çalışan haklarının korunması, iş güvencesinin sağlanması ve adil ücret politikalarının hayata geçirilmesi, ekonomik büyümenin sağlıklı bir temele oturması için elzem.

Ayrıca, işsizlik oranının düşürülmesi ve istihdamın artırılması amacıyla mesleki eğitim ve beceri geliştirme programlarının da yaygınlaştırılması öngörülüyor.

Ekonomik reformların yanı sıra CHP, dijitalleşme ve teknolojik dönüşümü de yeni programının önemli bir parçası olarak konumlandırıyor. Partiye göre, dijital altyapının güçlendirilmesi ve teknolojik inovasyonun teşvik edilmesi, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artıracak ve ekonomik verimliliğe katkı sağlayacak.

Bu doğrultuda, araştırma-geliştirme yatırımlarının artırılması, teknoloji odaklı girişimlerin desteklenmesi ve dijital ekonominin kurumsal bir çerçevede geliştirilmesi programda yer alan öncelikler arasında.

CHP’nin Parti Programı yenileme çalışmaları sonucunda ortaya çıkan taslak, ekonomik, sosyal ve stratejik alanlarda bütüncül bir yaklaşımı yansıtıyor.

Vergi reformları ile denetim mekanizmalarının tarafsız ve şeffaf hâle getirilmesi, kamu bankalarının stratejik sektörlere finansman sağlaması, mali disiplin ve şeffaf yönetim ilkelerinin güçlendirilmesi, sosyal politikalar ve çevresel sorumluluk ile dijitalleşme ve teknolojik gelişmelerin desteklenmesi programın temel taşlarını oluşturuyor.

Parti, 28-30 Kasım 2025 tarihlerinde gerçekleştirilecek 39. Olağan Kurultay’da bu taslağı delegenin onayına sunarak, yeni vizyonunu hayata geçirmeyi planlıyor.

CHP’den Yenilenmiş Vizyon: Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), yenilenen parti program taslağını “Güçlü Yurttaş, Güvenli Gelecek, Kazanan Türkiye” başlığıyla tanıttı.

CHP Genel Merkezi’nde gerçekleşen tanıtım toplantısına Genel Başkan Özgür Özel katıldı. Programın detaylarını CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke kamuoyuna aktardı.

Böke, konuşmasında programın toplum sözleşmesini adalet, eşitlik ve özgürlük ilkeleri üzerine inşa etme kararlılığını vurguladı.

“Bu sözleşmede siyasi hesaplaşmaların yerini hukukun üstünlüğü alacak, düşman hukukunun yerine adil yargılanma hakkı geçecek. Siyasi yargının yerini bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi alacak” dedi.

Adalet ve Eşitlik Üzerine Bir Toplum İnşa Etmeye Kararlıyız

CHP’nin programını tüm yurttaşların katılımıyla geliştirdiğini ifade eden Böke, “Sadece dinlemekle kalmadık, yurttaşlarımızın paylaştığı görüşler doğrultusunda ihtiyaç duyulan yeni vizyonu birlikte oluşturduk” dedi.

Bu kapsamda her yaş grubundan, her kesimden ve her siyasi görüşten yurttaşın katkısıyla hazırlanan taslak, partinin geleceğe dönük politikalarının temelini oluşturuyor. Öte yandan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, partinin İmralı’ya temsilci göndermeyeceğini açıkladı.

Taslak programda ekonomi politikaları, sürdürülebilir büyüme ve adil vergi uygulamaları temelinde şekillendi.

Vergi reformu ile emek ve üretimi teşvik eden bir sistem kurulması hedefleniyor. Bu sistemde yüksek kazançlar daha fazla vergilendirilecek, dolaylı vergiler düşürülerek düşük ve orta gelir grupları korunacak.

Prensip olarak “çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi” alınacak. Üretken olmayan varlıklar öncelikli vergilendirme kapsamına alınacak ve çalışanlar lehine gelir vergisi dilimleri yeniden düzenlenecek.

Vergi denetimleri, siyasi baskı unsuru olarak değil, etkinlik ve adalet sağlamak amacıyla uygulanacak. Denetimler, siyasi cezalandırma aracı olmaktan çıkarılacak.

Ayrıca, vergi cennetleri listesi sürekli güncellenecek ve şeffaf şekilde kamuoyuna açıklanacak. Yurt dışında yaşayan kişilerin Türkiye’de gayrimenkul edinimleri, “karşılıklılık” ilkesine göre düzenlenecek; gerekli şartları sağlayanlara yalnızca oturma ve ekonomik faaliyet imkânı tanınacak.

Merkez Bankası ve Kamu Bankalarında Şeffaf Yönetim

Enflasyonla mücadelede Merkez Bankası, fiyat istikrarı hedefi ile üretim, istihdam, tüketim ve yatırım dengelerini gözeten bir politika çerçevesi içinde hareket edecek. Merkez Bankası ve kamu bankalarının yönetim merkezleri başkent Ankara’da konumlandırılacak.

Kamu bankaları, belirlenen görev ve amaçlar doğrultusunda faaliyet gösterecek ve TBMM’ye etkin biçimde hesap verecek.

Bu bankalar, kalkınma planlarıyla uyumlu şekilde stratejik sektörlere özel finansman programları sunacak; üretim, ihracat, dijitalleşme ve yeşil dönüşüm gibi alanlara yönelik farklı finansman havuzları oluşturulacak.

Teknoloji ve Sürdürülebilir Sanayiye Öncelik

Teknoloji ve inovasyon politikalarında, yapay zekâ, nesnelerin interneti, robotik teknolojiler, biyoteknoloji ve uzay teknolojileri aktif biçimde desteklenecek.

Enerji verimliliği uygulamaları ve akıllı iş yönetim sistemleri teşvik edilerek sanayi üretiminde sürdürülebilirlik artırılacak.

Kırsal kalkınma programlarıyla kırsal bölgelerde yaşam koşulları iyileştirilecek ve kır-kent dengesi sağlıklı bir şekilde tesis edilecek.

Çiftçiler, üretimlerini güvenle planlayabilecekleri bir destekleme sistemi ile güçlendirilecek. Tarımsal destekler öngörülebilir sürelerde açıklanacak ve zamanında ödenecektir.

Kanunlarla belirlenen destekler, merkezi bütçeden eksiksiz aktarılacak. İklim değişikliğine dirençli üretim modelleri ve ürün çeşitleri geliştirilerek gıda güvenliği ve sürdürülebilirliği sağlanacak.

Emek politikalarında verimlilik artışı, nitelikli işlerin çoğalması ve çalışanların yetkinliklerinin artırılması hedeflenecek.

Üretim süreçlerinin demokratikleşmesi ve sağlıklı iş-yaşam dengesinin sağlanması esas alınacak; ağır çalışma koşulları veya baskı yoluyla üretim artışı sağlama uygulamalarına izin verilmeyecek.

Asgari ücret, istisnai bir uygulama haline getirilecek ve çalışma hayatında eşit işe eşit ücret politikası güçlendirilecek.

Sendikalaşmayı engelleyen fiili ve idari engeller kaldırılacak, grev hakkı ertelenemez olacak ve toplu sözleşme ile örgütlenme hakkı anayasal güvenceye kavuşturulacak.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu demokratikleştirilecek, emek temsilinin ağırlığı artırılacak ve siyasi etki ortadan kaldırılacak. İşverenler, eşit işe eşit ücret ilkesini ihlal ettiklerinde caydırıcı yaptırımlarla karşılaşacak.

Ekonomik rekabetçilik, her piyasa ve sektöre uygun biçimde toplumsal refahı artırmayı hedefleyecek şekilde tanımlanacak.

Rekabeti engelleyen veya bozucu uygulamalarla mücadele edilecek, ekonomik gücün kötüye kullanımı önlenecek.

Bölgesel eşitsizlikler ve istihdam farkları azaltılacak, özel yatırım teşvikleri ile bölgeler arası kalkınma dengelenecek.